Gizem TABAN/GERÇEKİZMİR - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Başkanı Deniz Yücel düzenlediği basın toplantında önemli açıklamalarda bulundu.
CHP İl Başkanı Yücel, Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 21 Nisan’da Ankara Çubuk’taki şehit cenazesinde uğradığı saldırı sonrasında parti genel merkezi tarafından kurulan araştırma komisyonun hazırladığı kitabın detaylarını da kamuoyuyla paylaştı.
Yücel, saldırıya ilgili AK Parti cephesini sert bir dille eleştirirken, İzmir siyasetinin sıcak tartışmasına ilişkin de mesajlar verdi. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde AK Partili Meclis Üyesi Erhan Çalışkan tarafından verilen ve kentteki orman yangını ekseninde PKK'nın kınanmasını talep eden önergenin mecliste gündeme alınmamasının ardından meydana gelen eleştirileri de yanıtladı.
BU SALDIRI DEMOKRASİMİZE YAPILDI
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na şehit cenazesinde yapılan linç girişiminin tüm detaylarıyla yer aldığı kitap hakkında konuşan İl Başkan Yücel, “Altı ay önce bir seçim yaşadık, halkımız ülke genelinde iradesini sandığa yansıttı. Seçim sürecinde CHP olarak gerek İzmir’de gerek Türkiye genelinde iktidarın iftiralarına maruz kaldık. Özellikle havuz medyası ve yandaş basının kullandığı yöntemlerle CHP ve adayları terörle, terör örgütleriyle birlikteymiş gibi bir algı yaratılmaya çalışıldı. AKP’li İçişleri Bakanı, ‘CHP’li il başkanları şehit cenazelerine alınmasın’ talimatı bu anlayışın bir göstergesiydi. Ankara Çubuk’taki cenazede de kendisini gösterdi. Ana muhalefet liderinin planlı ve organize bir şekilde linç edilmeye çalışılması, vandallara yol verilmesi, yol açılması, kolluk kuvvetlerinin bu işe sessiz kalması, AKP’nin kin nefret ve düşmanlık siyasetinin bir örneği. O gün Ankara Çubuk’ta Sayın Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırı aslında demokrasimize yapıldı. Milli birlik ve beraberliğimize yapılan bir saldırıydı. Şehit cenazesinde bunu yapan, bunu yapmaya cesaret eden, şehidimizi ve şehitlerimizi kirli siyaset anlayışına alet eden zihniyet bu saldırıyı şehidimize, şehidimizin ailesine ve tüm milletimize yaptı" diye konuştu.
DELİL VE BELGELERLE GÖRECEKSİNİZ
CHP’nin Çubuk olayından sonra araştırma komisyonu kurduğunu ve hazırlanan raporun olayın iç yüzünü kamuoyunun bilmesi için kitaplaştırıldığını dile getiren Yücel, “21 Nisan 2019 Çubuk Linç Girişimi Araştırma Komisyonu isimli kitapta; olayın nasıl planlı ve organize bir olay olduğu, kolluk kuvvetlerinin yarattığı güvenlik boşluğunu, olağan protokollerden farkını delil belge ve fotoğraflarıyla göreceksiniz. Şüphelilerden 15 tanesinin Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığının şoför kadrosunda çalıştığını, 11 şüphelinin ifadelerinin şablon olduğunu, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun itibarsızlaştırılmak için kolluk tarafından bulunduğu evden çıkartılırken suçlu gibi polis şapkası ve parkası giydirilmesi teklif edildiğini ancak Sayın Kılıçdaroğlu’nun kabul etmediğini de delil ve belgeleriyle göreceksiniz” açıklamasında bulundu.
İFTİRALARA DEVAM EDERLERSE İFŞA EDERİZ
Yücel AK Parti cephesinden Büyükşehir Meclisi'nde gündeme alınmaya önerge ekseninde gelen "CHP PKK'yı kınayamadı" eleştirilerine de sert çıktı.
CHP İl Başkanı şunları söyledi: Yakın zamanda İzmir’de bir orman yangını oldu. Ciğerimiz, yüreğimiz, geleceğimiz yandı. Geçtiğimiz günlerde AKP’li bir meclis üyesi ‘Yangınları PKK çıkardı, PKK’yı kınayalım’ diye İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde önerge veriyor. Bu önergenin gündeme alınmasını meclis oyluyor ve önerge gündeme alınmıyor. Belediye kanununda belirlenen çerçeve dışında belediye karar alamaz. Bunun sonucunda ‘CHP PKK’yı kınayamadı’ tartışmaları yaratarak kendilerine siyasi rant sağlama peşine düştüler. Belediye meclisinin PKK’yı kınamak gibi bir görevi yok. CHP, kurulduğunu günden beri PKK’yı lanetlemiştir. Ben CHP İl Başkanı olarak PKK ve tüm terör örgütlerini lanetliyorum. Dönemin başbakanının bir araya gelmiş öfkeli gençler dediği İŞİD’i de DHKP-C’yi de FETÖ’yü de lanetliyoruz. CHP’nin bu konuda hiçbir zaman kafa karışıklığı olmamıştır. Bu önerge ve yaratmaya çalıştığı algıyla AKP ekonomik krizi, işsizliği, adalet ve bağımsız yargı arayışını, dış politikada yapılan yanlışları unutturmak istemektedir. Gündemi değiştirmek yapay bir gündem yaratmak istemektedir. Seçimlerden 3 gün önce terörist başının mektubunu televizyonlarda okutan ve bundan oy bekleyen bir partinin bunu yapması gülünçtür. Terör örgütüyle ortaklığı da pazarlığı da iyi bilen AKP yetkilileri, Türk milletinin bunlara inanmadığını görmek zorundalar. Tüm bunlara rağmen terör üzerinden siyaset yapmaya ve CHP’yi aşağıya çekmeye çalışmaya devam ettikleri takdirde terör örgütleriyle yaptıkları pazarlıkları kamuoyunda paylaşacağız. Bu tarz siyaset anlayışının karşıtlık üzerine, öfke, kutuplaştırma, ötekileştirme üzerine yapılan siyaset anlayışının İzmir’e de Türkiye’ye de bir faydası yoktur. Bu tarz siyaset anlayışına CHP’nin tarzı değildir bunlar zaten konuşulmuştur, basında yer almıştır. Tekrar tekrar bunların konuşulmasını İzmir’e de Türkiye’ye de bir haksızlık görürüz. Çünkü hizmet verilmesi gerekir. Yerel yönetimlerin o kente hizmet etmesi gerekir. Yöneticilerin hangi partiden olursa olsun ülkeye ve kente hizmet etmesi gerekir. Ancak iftira ve hakaretlere bu tarz siyaset anlayışına devam ettikleri takdirde geçmişte yaşananları tek tek açıklarız, tek tek ifşa ederiz. Ama bu siyaset anlayışının da topluma, kentimize ve ülkemize bir faydası yoktur.”