MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Büyükşehir'de 9 saatlik meclis mesaisi: AK Parti'den eleştiri yağmuru, Soyer'den toplu yanıt!
Yerel Yönetimler
16 Temmuz 2020 Perşembe 21:56

Büyükşehir'de 9 saatlik meclis mesaisi: AK Parti'den eleştiri yağmuru, Soyer'den toplu yanıt!

Büyükşehir Meclis Toplantısı ve İZSU Genel Kurulu aralıksız 9 saat sürdü. AK Parti’den Başkan Soyer’e eleştiri yağmuru gelirken, Büyükşehir Belediye Başkanı toplu yanıt verdi. Hükümete ‘elektrik fabrikası’ çıkışı yapan Soyer, “Biz orada gençlik merkezi yapacağız. Devletin üzerine para vermesini beklerdim. Bize orayı vermiyorlar. Biri bana izah etsin" dedi. Soyer 'Körfez'de yüzme' iddiasını yinelerken, meclis toplantılarına katılmayan Aliağa ve Kiraz belediye başkanlarına sitem etti.

Mehmet İŞLER /GERÇEKİZMİR- İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Temmuz ayı olağan meclis toplantısının ikinci oturumu ve İZSU Genel Kurulu gerçekleşti.

Her iki toplantı yasa gereği Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleşirken, aralıksız 9 saat sürdü. 

Toplantının açılışında Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Bugün güne çok tatsız iki haberle başladık. Van’da 7 polis arkadaşımızın şehit olması, arkasından Pervari’de iki askerimizin çatışmada şehit olduğu haberlerini aldık. Yakınlarına baş sağlığı şehitlerimize rahmet diliyorum” dedi.

Toplantıda İzmir Büyükşehir Belediyesi 2019 Mali Yılı Kesin Hesabı ile Taşınır Mal Kesin Hesabının oy çokluğu ile uygun bulunduğuna ilişkin Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu, ESHOT Genel Müdürlüğü’nün 2019 Mali Yılı İdare Kesin Hesabı ile Taşınır Kesin Hesabının oy çokluğu ile uygun bulunduğuna ilişkin Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu ve İZSU Genel Müdürlüğü’nün 2019 Mali Yılı Bütçesinin Kesin Hesapları ile Bilançosunun oy çokluğu ile kabulüne ilişkin Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu gündeme geldi. Raporlar sırasında muhalefet eleştiri ve tepkilerini dile getirirken iktidar ise yapılan hizmetleri açıkladı.

Oturumda İZSU’nun pandemi sürecinde faturalarda yaptığı düzenlemeleri ve kentte yürüttüğü çalışmaları kapsayan bir sunum yapıldı.  Meclis üyelerine yapılan bilgilendirme sonrasında konuşan Soyer, “Kamuoyunda kafa karışıklığına yol açan bir tablo vardı. Diliyorum anlatılanlar soru işaretlerini ortadan kaldırır” açıklamasını yaptı.

KÖKKILINÇ’TAN YAPILANLARIN DETAYLI SUNUMU
2019 yılı içinde gerçekleşen faaliyetlere dair açıklama yapan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, konuşmasının bir bölümünü pandemi sürecine ayırdı. Kökkılınç, “Büyükşehir Belediye Başkanımız büyük bir özveri göstermiş ve büyük bir dayanışmaya imzaya atılmıştır. Büyük başarı sağlayan başkanımıza, fedakar bürokratlarımıza, çalışanlarımıza, İzmirlilere, vefakar sağlık çalışanlarına teşekkürü bir borç biliyorum” dedi.

Kurumun misyon, vizyon ve ilkeleri noktasında açıklamalar yapan Kökkılınç, “Refah seviyesi yüksek kapsayıcı bir kent olmayı amaçlıyoruz. 9 ana başlıkta önceliklerimiz yer almıştır. 2019 faaliyetlerimize özetle bakalım; toplu ulaşımda raylı sitemimizle 219 milyon yolcuyu taşıdık. Otobüslerimizle 246 milyon yolcuyu taşıdık. Bisiklet istasyonları sayımız 40’a ulaştık” ifadelerini kullandı. Asfalt, yol, metro yapımı, süt dağıtımı konularında bilgi veren Kökkılınç Büyükşehir Belediyesi’nin vatandaşlara ulaşım kartı, giyecek, kitap ulaştırdığını vurgularken sosyal yardımlar konusunda da rakamlar verdi. Kökkılınç kurumun yıl içinde yaptığı çalışmaları detaylı bir şekilde açıkladı. Spor, kültür, sanat alanında hayata geçirilen projelere de ayrı bir parantez açan Kökkılınç net ifadeler kullandı. Kırsal kalkınma, kooperatiflere ve üreticilere destek için de yapılanları özetleyen Kökkılınç, Halkın Bakkalı Projesi’ni hatırlattı.

ESHOT İdare Encümeni Üyeliği görevini yürüten CHP’li Raşit Dirim de kurum tarafından yürütülen çalışmaları kapsayan ayrıntılı bir konuşma yaptı.

AK PARTİ’DEN ELEŞTİRİ YAĞMURU!
AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal kürsüye geldi ve eleştirilerini yöneltti. Muhalefet adına konuşan Hızal, Başkan Soyer’in seçim sürecindeki vaatlerini hatırlattı ve “1 yıl önce eleştiriler sunmuştuk. Biliyorduk ki eleştirdiğimiz dönemin muhatapları karşımızda değillerdi. Aslında biz o gün o eleştirileri getirirken kişiler üzerinden değil yönetim anlayışı üzerinden eleştiri getiriyorduk. Bu yönetim anlayışının İzmir’in sorunlarının çözümü yönünde adımlar atılmadığının eksikliğini dile getiriyorduk. ‘Sayın başkan geçmişte şu eksiklikler yapıldı’ diyorduk. Şimdi geldik 2019 faaliyet raporunu değerlendireceğiz. Kurumun başındaki kişi karşımızda... Bugün hem İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni hem de kurumun başındaki Tunç Soyer’i değerlendireceğiz. Biz siyasilerin temel amacı iktidara gelmektir. İktidara gelmek için halkın karşısında vaatlerde bulunuruz. ‘Şunları şunları yapacağız’ deriz. Vatandaş tercihini kullanır sizleri ya da bizleri iktidar yapar. Sayın Soyer Seferihisar’daki döneminden sonra Büyükşehir’e talip oldu ve vaatlerde bulundu. İzmirliler sizleri iktidar yaptı, bizleri de muhalefette görevlendirdi. Sayın Soyer de belediye başkanı oldu. Bu vaatler öylesine verilmiş vaatler mi? Yoksa İzmir’de temel sorunlara değinilerek verilen vaatler mi? İlk sorumuz bu. İkinci sorumuz; verilen vaatlerde samimiyet oranımız ne? Sayın başkan kampanya döneminde ‘Aşkla İzmir, İzmir’e aşığım, İzmir’in toprağına, suyuna, havasına sahip çıkmaya geliyoruz’ dedi. Bu şekilde yola çıktı. Sonra sorunlar odaklı bazı vaatlerde bulundu. ‘Her ilçeye yaşam merkezi kuracağız’ demiş.  Ben bunları hayal ürünü olarak konuşmuyorum. Sayın başkanın cemre toplantılarında vaat ettiği şeyler. İnovasyon merkezleri, çocuk köyleri, masalevi, öğrenci yurtları yapacağız, pazar yerlerini geliştireceğiz’ dedi ve raylı sistemin 340 kilometreye çıkacağını söyledi” diye konuştu. Hızal ayrıca Soyer’in birçok konuda daha vaatlerde bulunduğunu ifade etti.

BELEDİYE BAŞKANININ ELİNDE SİHİRLİ DEĞNEK OLSA BU VAATLERİ 1 YILDA YAPAMAZ!
Sözlerini sürdüren Hızal, “Sayın başkan, ‘İzmir’in tüm ilçelerinde çöp sorunu kalmayacak, İzmir’i depreme hazırlayacağız’ dedi. Az önce saydığım bütün vaatleri bir belediye başkanının elinde sihirli değnek dahi olsa yapması mümkün değil. Ama biz samimiyet testinden geçiyoruz siyasiler olarak. Sayın başkan da geçiyor. Her yıl için değerlendirme yapılıyor ve başkana not veriliyor, verilecek. 1 yılda tüm bunların tamamlanması tabii ki mümkün değil. Bunun biz d farkındayız. Ama samimi vaatler verilseydi somut adımların atıldığın görürdük. Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır diye bir söz vardır. Burada yapmadıklarımız yapmayacaklarımızın teminatıdır diye evrilecek bir söze dönüşüyor” dedi.

BÜTÇE AÇIĞI YAKLAŞIK 1 MİLYAR!
Hızal, “İzmir’de çöp, çevre, ulaşım sorunları var. İzmir’de hala bir çöp problemi var. İzmir’de kentsel dönüşüm çarpık yapılaşma, sosyal sorunlar var. 4 milyar 929 milyon bütçe geliri varken 5 milyar 845 milyon bütçe gideri var. Ortalama bütçe açığı yaklaşık 1 milyar. Bütçe gelirinin neredeyse 5’te 1’i! 5 milyar gider bütçesine sahip, iddia şu ki yüzde 41’i yatırımlara harcanmış. CHP Grup Sözcüsü Nilay Hanım, İzmir’de en fazla yatırım yapan kurum olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni gösterdi. Gerçek bu mu? Raporda demokratik bilimsel yönetimden bahsetmişsiniz. Belediye hizmet binalarının bakımı ve onarımı var. Öğrenci yurtları var mı? Sosyal yaşam kampüslerinden herhangi bir iz var mı? Ne yazık ki ben göremedim. Geçen dönemlerde olduğu gibi proje aşamasında, hazırlıklar tamamlanıyor gibi muğlak ifadeler var.  Alsancak katlı otoparkında bakım, onarım çalışması yapılmış. Aynı çalışma farklı açıdan çekilmiş aynı fotoğraf 2018 faaliyet raporunda da var. Bu eleştiriyi geçen yıl ortaya koyduğumuzda başkan bizi eleştirmişti. ‘İzmirlinin aklıyla alay etmeyin’ demiştik. Sorun burada aklıyla alay edilende değil akılla alay edende. Bu fotoğraf bile İzmirlinin aklıyla alay edildiğinin göstergesidir” açıklamasına imza attı.  

YÜZDE 95’İNİ KOCAOĞLU YAPTI, SİZ KURDELE KESTİNİZ!
“Bu süreçte 1 tane tesis yapıldı” diyerek konuşmasını sürdüren Hızal, “Harmandalı’da bir katı atık tesisi projesi yapıldı. 20 yıl önce açılması gereken bir tesis. Teknoloji eski. Yine de güzel. Bu tesisin büyük bölümü, yüzde 95-98 oranı Aziz Kocaoğlu döneminde yapıldı. Sizlere sadece kurdelesini kesmek nasip oldu. İzmir’de çöp sorunu ortadan kalktı mı? Çeşme’de, Seferihisar’da, Kınık, Bergama, Ödemiş’te sorun var mı? Var! Çiğli’de koku ortadan kalktı mı? Hayır. İlçeler de çöp toplayamayınca İzmir’de sorun iyice ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.

YEŞİL ALAN ÇIKIŞI: 1 METREKARE YAPILMAMIŞ!
Hızal eleştirilerini sürdürdü ve “5 yılın sonunda 2 buçuk milyon metrekare yeşil alan yapılacak’ denildi. Hedef bu. Ne yapılmış? Kocaman bir hiç! 1 metrekare dahi yeşil alan oluşturulamamış maalesef. Sayın başkan temiz enerjiden bahsetmiş, ‘yeni güneş enerji santralleri kuracağız’ demiş. 2 milyon 200 bin kilovat saat… Rakam muazzam. Yapılan tek şey rakamlarla oynamak” dedi.

KENTSEL DÖNÜŞÜM İÇİN 7 ALANDA YETKİ VERİLMİŞ, HİÇBİR ŞEY YAPILMAMIŞ!
Hızal ayrıca, “İzmir’deki yapı stokuna ait konutların yüzde 70-80’i kaçınılmaz olan depreme hazır değil. Çok net söylüyorum. Zamanının ve yerini hiçbirimizin kestiremeyeceği depreme hazır değil. Elbette ki sadece bu yerel yönetimlerin sorunu değil. Biz burada İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni tartıştığımız için bunları söylemek zorundayız. Bu yapıların hepsini tabii ki İzmir Büyükşehir Belediyesi dönüştürmeyecek. Ama kuruma yetki verilmiş bir takım alanlar var. Karabağlar, Gaziemir, Çiğli’de var. Toplam 7 alanda yetki verilmiş. Geçmiş 10 yıl içinde dönüşmesi beklenen alan 30 bin, bugüne kadar yapılan ticari alanlarla birlikte bin! Bu 1 yıl içinde değişmiş mi? Hayır. İzmir Türkiye’nin batıya açılan yüzü diyoruz. Dönüşüm, planlama yapılamıyor. 100 binlik planları yapılamamış, birçok ilçede 5 binlik planlar yok. Alt ve üst ölçekli planlarında ciddi uyumsuzluklar var. Türkiye’nin üçüncü büyük kenti resmi olarak plansız... Buyurun size kentsel dönüşüm! Biraz sonra siz de bizi eleştireceksiniz, duyar gibiyim. Ama Büyükşehir Belediyesi planlarla ilgili üstüne düşen görevi yerine getirmemiş. Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı’nın bütçesi 7 milyon, Özel Kalem’in bütçesi 6 milyon. Kentsel dönüşümde bu parayla bir şey yapamazsınız ama Özel Kalem’de yaparsınız” diye konuştu. 

BU ŞEHİRDE TRAFİK SORUNU VAR!
“Başkan Soyer vaatlerini yerine getirme adına hiçbir adım atmıyor” açıklamasıyla devam eden Hızal, “Trafik… Samimiyetle soruyorum; şuradan birlikte çıkalım hepimiz farklı yönlere gidelim, bu şehirde trafik problemi var mı? Var. Siyaseti bir tarafa bırakın, vatandaş olarak soruyorum. Bu durumda İzmir Büyükşehir Belediyesi neler yapmış? Başkan Soyer hangi vaatleri yerine getirmiş? Pandemi sürecinde Büyükşehir Belediyesi bazı noktalarda asfaltlama çalışmaları yaptı. Alternatif yollar olmadığından ve mevcut yolların trafiğe kapatılamamasından dolayı bu süreçte asfaltlama yaptığını başkan söyledi” ifadelerini kullandı. 

RAYLI SİSTEME DEĞİNDİ, ‘ARTIK MAZERETİNİZ KALMADI
Eleştirilerine devam ederken raylı sistemlere ayrı bir parantez açan ve “Narlıdere metro hattının yüzde 60’lar seviyesinde olduğu söyleniyor” dedi. Buca Metrosu ve Çiğli Tramvayı projeleri için konuşan Hızal, “Burada mesele izinlerdi. İkisine de onay çıktı. ‘Hükümet bize izin vermiyor, engelliyor’ gibi mazeretiniz kalmadı. Başkanımız bu izin çıktığında bir açıklama yaptı. ‘Biz dönem sonunda (ki benim aklıma 5 yıl geliyor) hep birlikte kullanacağız’ dedi. 1 buçuk yıl geçti, bir kazma vurulmuş değil. Umuyoruz bu proje hayata geçer ve hep birlikte kullanırız.  Hep destek verdik, yine aynı desteğe devam edeceğiz.  Sayın başkan bisiklet kullanmayı seviyor. Konutundan belediyeye bisikletle geliyor. Gerçi bir iki fotoğraf karesinde görüyoruz, özel hayatında ne ölçüde kullanıyor bilmiyoruz. Bisiklet yolları arttırılmalı ama bir kentin en işlek caddesinde bir şeridi kapatarak bisiklet yolu yapmak çok akıl işi değil. Bir şehirde trafiği kaldırmak için bir şerit arttırmak, bir yerde desenli boyalar kullanmak o sorunu ortadan kaldırmaz” diye konuştu.

KONUTUYLA İLGİLİ GELEN ELEŞTİRİLERİ BERTARAF ETMEK İÇİN GENÇLERİ VE KÜTÜPHANECİLİĞİ ALET ETMESİN!
Kültürel faaliyetleri de hedef alan Hızal, “İzmir opera binasının henüz beşte biri yapılamadı. Bu opera binasının bitiş tarihi ne zaman? Sayın başkan çok övünüyor ya, bu binanın bitiş tarihi ne zaman? Sayın başkanın konutunda dijital kütüphane kuruldu. Hiç gideniniz var mı? Genç arkadaşlarımız gitti. Toplam 20-25 tabletin olduğu kütüphanecik. Şu ana kadar kaç kişi gitti? Kendi konutuyla alakalı eleştirileri bertaraf etmek adına dijital kütüphane ve gençleri alet etmesini doğru bulmuyoruz. Bunu samimi bulmuyoruz. Gençleri ve kütüphaneciliği buna alet etmesin” dedi.

SAYIN BAŞKAN’IN BİR KOOPERATİFİ GELİŞTİRMEK ÜZERİNE BİR ANLAYIŞI VAR!
Tarım ve hayvancılık noktasında yapılanlara da tepki gösteren Hızal, “Sayın Başkan’ın tarım ve kırsal kalkınmadaki anlayışı kooperatiflerin gelişmesi… Ama maalesef ki bir kooperatifin gelişmesi üzerine kurulmuş bir anlayış. Pandemi döneminde dağıtılan kavurmalar için etler Ardahan’dan almış. Gerekçe! Ben bilmiyorum. Hani tarım ve hayvancılığa destek veriyordunuz” ifadelerini kullandı. 

PANDEMİ SÜRECİNDE DOĞAL AFET KOMİSYONUNU TOPLAMADILAR
Doğal afetlere değinen Hızal, “Bu şehirde Deprem Master Planı yok. Biz AK Parti olarak hem plan hem de deprem ve afet komisyonu için teklif sunduk. Her ikisi de kabul edildi. Mart başından beri İzmir’de ve Türkiye’de bir afet yaşanıyor. Bu pandemi süreci bir afet esasında.  Afet komisyonu kuruldu. Burada AK Parti, CHP ve diğer partilerin temsilcileri var. Bu komisyonu en azından bu pandemi süreci içinde bir kez çağırıp davet etmeniniz beklerdim. Bunu toplamadılar ama Toplumsal Cinsiyet Eşitliği komisyonu toplandı. İzmir’e ne faydası olduğunu bilmediğimiz İzmir Yıldızı projesini hayata geçirdiler” açıklamasında bulundu.

SOYER SINIFI GEÇEMEDİ!
Başlık başlık bilgiler veren Hızal, hedef ve gerçekleşen oranları paylaştı. Özellikle otopark konusunda net bir çıkışa imza atan Hızal, “Sayın başkan bu hızla giderseniz hedefinize 200 yıl sonra varacaksınız. Bu performansla giderseniz hedefe ulaşma süreniz bu. Bu hedefleri siz koydunuz, biz koymadık. Sonuç ortada. Bunları sizlerin açıkladığı kitapçıklardan okuyoruz. Nilay Hanım çok pembe bir tablo ortaya koydu. O günlük faaliyetlerden söz etti, biz ise bu şehrin sorunlarından bahsediyoruz ve ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Aslında notu kendi kendinize verdiniz. Maalesef bu notlarla Sayın Başkan Tunç Soyer ve belediye sınıfı geçemedi. Sağından solundan baktık, ‘kanaat notu kullanabilir miyiz?’ dedik. Kurtarmadı ve sınıfı geçemedi!” dedi. 

AK PARTİ VE MHP’DEN RAPORA RET!
Hızal, İzmir Büyükşehir Belediyesi 2019 Mali Yılı Kesin Hesabı ile Taşınır Mal Kesin Hesabı’na ret oyu vereceklerini açıkladı. Hızal’ın ardından Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkan Vekili Selahattin Şahin de konuşmasını yaptı.

Şahin, “Faaliyet raporunda daha fazla konu olması İzmirliler için önemli. Ama bu süreçte belli konuda hizmetler sürdürüldü. 1 buçuk yıla yakın da bir süre oldu başkanımızın göreve geleli. İzmir’de çok önemli sorunlar. Altyapı, kanalizasyon sorunları var. Bunların teknik adamlarla birlikte önceliklerini belirleyerek bu hizmetlere yoğunlaşılmasını istiyoruz” dedi. Duran çalışmalar olduğunu söyleyen Şahin, projelerin devam etmesinin gerekliliğine vurgu yaptı. Şahin, “Faaliyet raporunun belediyemize hayırlı olmasını diliyorum. Çalışmaların artmasını diliyoruz. MHP olarak olumlu oy kullanmayacağımızı iletmek istiyorum” açıklamasını yaptı.

İYİ PARTİ’DEN ONAY
Kürsüye gelen İYİ Parti Grup Başkan Vekili Kemal Seviç ise, “İş yapılan yerde zaman zaman eksiklikler olur. Önemli olan kasıt olmamasıdır. Büyükşehir Belediyemizde belirtilen projelerde gücünün yettiği oranda gayret göstermiş ve çaba sarf edilmiştir.  Pandemi sürecinde Büyükşehir’imiz ve ilçe belediyelerimiz üzerine düşen görevleri samimiyetle yerine getirmişlerdir. İYİ Parti olarak biz faaliyet raporuna olumlu oy kullanıyoruz” dedi.

EĞER TOKİ’NİN ELİNDEN ALANLARI KURTARABİLİRSEK YENİ YEŞİL ALANLAR KAZANDIRACAĞIZ
CHP’li Meclis Üyesi Murat Aydın da, “İzmir Büyükşehir Belediyesi halkın önceliklerini önemser. Benimsese de benimsemese de her görüşü dinler. Saçma, anlamsız, sığ konuşmaları bile sabırla dinler. Bazılarına tuhaf gelse de ağaçların, böceklerin bile yaşam hakkını savunur. Üç kuruşluk altın için binlerce ağacın kesilmesini, derelerin kurumasını bu nedenle benimseyemeyiz. Kişi başına düşen yeşil alan miktarının artması için 280 milyon TL harcadı İzmir Büyükşehir Belediyesi. Eğer TOKİ’nin elinden alanları kurtarabilirsek yeni yeşil alanlar kazandıracağız. Romantik bulsalar da çocuk meclisleri açarız. Toplumsal cinsiyetini önemseriz, pandemi sürecinde bile önemseriz. Biz kimseyi ayırmayız. Kadına ‘bu saatte burada ne işin var?’ diye sormayız. 138 milyonu bu çalışmalara harcarız. Tarihe sahip çıkarız. ‘Taşlar sizin olsun altın çıkarsa bizim’ demeyiz. Baraj yapacağız diye binlerce yıllık antik kentin sular altında kalmasını kabullenmeyiz. 252 milyon TL’yi harcarız” açıklamasına imza attı.

CHP’Lİ ÖZUSLU’DAN AK PARTİLİ ÇALIŞKAN’A: TAVRINIZ BENİ RAHATSIZ EDİYOR
AK Partili Meclis Üyesi Erhan Çalışkan ise toplantıda uzun bir konuşma yaptı ve eleştirilerini sıraladı. Oturumu yasa gereği geçici olarak yöneten Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, “Bunları grubunuz adına Özgür Bey söyledi zaten” dedi. Çalışkan’ın tekrara düştüğünü ifade eden Özuslu, “Lütfen sözlerinizi toparlayın. İstirham ediyorum, 20 dakika oldu. Sözünüzü kesmek istemiyorum ama diğer meclis üyelerinin hakkına giriyorsunuz. Sürenin sınırlarını zorluyorum. Lütfen tartışmayın. Beni sizin söyledikleriniz değil tavrınız rahatsız ediyor” çıkışında bulundu.

ORTAM BİRDEN GERİLDİ: BU KADAR İYİ NİYETLİ BİR ORTAM OLMAYACAK!
Çalışkan sözlerini bitirmeyerek yaklaşık yarım saat daha uzatınca Özuslu çok sinirlendi. Özuslu, “Sayın hatibin yaptığı meclis iradesine ipotek koymaktır. Kendisini kınıyorum. Buna AK Parti, MHP, İYİ Parti ve CHP gruplarına olan saygımızdan dolayı izin verdik. Ama sabrın zorlanması ve bu kadar iyi niyetli bir ortam bu mecliste bir daha olmayacak. Böyle bir usul yok. 176 meclis üyesine saygısızlıktır. Hicap duyuyorum, söyleyecek söz bulamıyorum. Basında her gün konuşuyor. Adı malum gazetede her gün yazıyor. Yargı yolu açık isterse gider” dedi. 

BATUR’DAN 14 MAHALLE HALKI ADINA SOYER’E TEŞEKKÜR
Gültepe planlarının önceki oturumda kabul edilmesiyle ilgili teşekkür konuşması yapan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, “Konak İzmir’in merkezi ve kalbi olan bir ilçe. 14 mahalleyi içine alan imar planı çalışması ve kentsel dönüşüm çalışmamız bu meclis tarafından onaylandı. Göreve ilk başladığımızda konuyu Sayın Soyer’e açtığımızda gerçekten çok hızlı bir şekilde reaksiyon verdi. Süratle bitirilmesini istedi. Konak Meclisi’nden çıktıktan sonra da Büyükşehir’de gerekli hassasiyeti gösterdi. Bu konudaki titiz davranışından, kentin önünü açacak kararda hassasiyetle davrandığı için 14 mahalle halkı adına Soyer’e teşekkür ediyorum” açıklamasını yaptı.

3 BUÇUK SENE DAHA VAR, BİRAZ TOLERANS GÖSTERMEK LAZIM
Koronavirüs salgını sürecine de değinen Başkan Batur, “Bu pandmi sürecinde İzmir Büyükşehir Belediyesi, başta başkan olmak üzere, çalışanlarıyla sahada ve alandaydı. Konak Belediyesi olarak bu konu için de teşekkür ediyoruz. Faaliyet raporu için söz alanlar oldu. Siyasi partiler bunları söylemek için varlar. 3 buçuk sene daha var. Yapacaklar var, biraz tolerans göstermek lazım. Belediye başkanları hazırlanan projelerin hayata geçirilmesi noktasında ellerinden geleni yapıyorlar” ifadelerini kullandı.

BÜTÇEDE CİDDİ SAPMALAR VAR
AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız da faaliyet raporu üzerinden eleştirel bir konuşma yaptı. Yıldız, “Sayın Başkan’ın ortaya koyduğu ‘Dünya kenti İzmir’ vizyonuyla değerlendiriyoruz. 5 yıl boyunca yapılanları takip etmek gibi bir görevimiz de var. Kamu harcamalarının arttırılması, mali saydamlık, uzun ve orta vadeli planların yapılması gerekiyor. ‘Ne kadar harcadık?’ yerine ‘Neler kattık, sorunları nasıl çözdük?’ sorularıyla uzun vadeli bütçe tanımları yapmalıyız. 250 milyon TL’lik borçlanma öngörmüşüz. Yüzde 56’lık bir sapmayla karşı karşıyayız. Yüzde 60’lara varan iç borçlanma var ki bu ciddi bir sapmadır. Bankalardan kredi kullanmışız. Bu bir gidişatın göstergesidir. Bu hızla gittiğimiz takdirde borçlanmamız gitgide artıyor” dedi.

ŞAHSINIZI ROMANTİK BULUYORUM
Yıldız ayrıca, “Şahsınızı romantik buluyorum. İzmir gibi kadın kokan şehirde romantizm iyidir ama sonrasında hayal kurmak gerekir. Gerçekçilik ve çaba da bunların altında yatar. Bu noktada şüphelerimiz ve kaygılarımız var. Şahsınızı bu noktada eleştiriyoruz. Ortaya koyduğunuz performans bize bu eleştirileri yaptırıyor. ‘Dokuz Eylül Üniversitesi’nin Güzel Sanatlar Fakültesi’ni Buca’ya taşımam’ dediniz.  Fuarın alanını vereceğinizi söylediniz, veremediniz. Üniversite 2 ay kaybetti. Öykü Arin ‘Disneyland istiyorum’ dedi, “Öykü’cüğüm stratejik plana koydum” dediniz. Kitapçıkta göremedim. ‘Reklam olmasın’ dediniz ama hiçbir yerde yoktu. ‘3 yıl içinde körfezde yüzerim’ dediniz. Körfezde temizlik çalışmaları yapılmadan bunları yapamazsınız dedik. Samimiyetiniz konusunda kaygılarımız var. ‘Aşkla İzmir’in nasıl gerçekleşeceği konusunda endişelerimiz var. İzmir’e taş koymaya geldik. Engel olmaya gelmedik” açıklamasında bulundu.

NEPTÜN SOYER EŞ BAŞKAN GİBİ ÇALIŞIYOR!
AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe de oturuma söz aldı. Boztepe, “Kitapçığa baktığımızda hayaller Paris, Viyana, gerçekler Peru, Şam! Bizim Tire Süt Projesi adı altında 2012 yılından beri çok başarılı bir şekilde yürüyen Süt Kuzusu Projemiz var. Sayın Aziz Kocaoğlu döneminde başladı ve devam ediyor. Şu elimdeki süt Balıkesir’de paketlenen süt! Bu da daha önce İzmir’de Pınar Süt tarafından paketleniyordu. Birisini Tire Süt diğerini Balıkesir’de iflasını isteyen biri üretiyor. Bir kısmını Köy Koop dağıtıyor. Köy-Koop’un başında kim var. Sayın belediye başkanımızın saygıdeğer eşi eş başkan gibi çalışan Neptün Soyer hanım var. Bu süt üreticiden değil sanayiciden alınıyor. Belediyeye bu şekilde vermesinin imkanı yok. Bu süt belediyemize 90 milyona çıkmayan bir rakama geliyor. Tire Süt 4. 25 kuruşa, Köy-Koop 4.91 kuruşa mal ediyor. Köy-Koop’un dağıtımını kim yapıyor? Personel, araçların giderini kim karşılıyor? Hepsini İzmir Büyükşehir Belediyesi karşılıyor. Süt Kuzu Projesi’nde lütfen İzmir’deki üreticilerden alalım. Bergama’daki sütlerin kesildiğini biliyoruz” dedi.   

SEFERİHİSAR’DA GİRDİĞİNİZ HİÇBİR İŞİNİZİ BİTİRMEMİŞSİNİZ!
Boztepe diğer konularda da eleştirilerini sürdürdü ve “Kültürpark’a pazar yeri açtınız. Buraya Pagos gibi pazar açmak akıl karı mı? Bunun dışında da yaptığınız başka bir şey yok. Bizim Çiğli’de üst geçit var, hala yapılamadı. Tramvay konusunda hükümete, yerel yönetimlere teşekkür ediyorum. Opera binasında konuşulanlar oldu. Benim evimin yanında olduğu için toz ve topraktan çok şikayetçi oldum. Deprem bölgesiyiz. Kuzey bölümünde sebze hali düşünmüşsünüz ama Çiğli’de yaparsanız çok daha iyi olur. Karakılçık için çok konuştunuz. Ama reklama tohumdan daha fazla para gitti. Bakkalım Projesi var. İzmir için çok büyük bir proje değil. Sizin daha önce Seferihisar’da yapmaya çalıştığınız projelerde olurdu ama Büyükşehir’de olmaz. Geçmişte 10 yıl belediye başkanlığı yaptınız. Sattığınız yerlere girmeyeceğim ama girdiğiniz hiçbir işinizi bitirmemişsiniz. Bu sizin 3’üncü döneminiz. İlkokul, ortaokul ve lise olarak düşünürsek sizin iyi bir Anadolu lisesine girebileceğinizi düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.  

KOCAOĞLU DA SÜT ALIYORDU, ŞİMDİ TUNÇ BAŞKAN DÖNEMİNDE SÖYLENİYOR!
CHP Grup Sözcüsü Kökkılınç bir kez daha söz aldı. Kökkılınç, “Kooperatiflerden yapılan alımlar Türkiye’nin her yerinden İzmir’e ulaştırılan ürünlerdir. Nasıl Türkiye’den her kişinin alımlara girmeye hakkı varsa her kooperatifin de İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ürün verme hakkı var.  İzmir ayrı bir ülke değil. İzmir Türkiye’nin bütünü içinde bir kent... Ardahan’dan bahsedildi. Akrabalık yoktur. Hopa, Muş, İnegöl gibi yerler de var. Onların saymadıkları da var. Bu konudaki eleştirileri haksız buluyorum. Hüsnü Bey Tire Süt Kooperatifi’nden bahsetti. Tire Süt, Köy-Koop bünyesindedir. Aziz Kocaoğlu da buradan süt almaktaydı. Başkanımızın eşi Neptün Hanım 4 yıldır başkan. O dönemde süt alımı yapıldığı zaman bir şey söylenmiyor, bu dönem Tunç Başkan görev yaparken hoş olmayan bir şekilde söyleniyor. Farklı bir amaçla yaklaşıldığı kanaatindeyim. Neptün Hanım hiçbir şekilde huzur hakkı almıyor. Sayın başkanın eşinin gönüllü olarak çalışması kadar doğal bir şey yok. Valilerimizin, cumhurbaşkanımızın eşlerinin doğal bir misyonu var, gönüllü olmak gibi. Bu konudaki eleştirileri haksız buluyorum. Burada da bir adalet görmek gerekiyor. İzmir’de sütü sadece Tire Süt üretmiyor” dedi.

BU SİYASETİN DİLİ HAYIR GETİRMİYOR
Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de gelen eleştirilere toplu halde cevap verdi. Başkan Soyer, “Hep bir samimiyet testinden bahsedildi. Çok iyi biliyoruz ki performans üzerinden bir test yapmak lazım. Siyasetçilerin birbirleriyle performans üzerinden konuşur. Eğer performans üzerinden konuşmuyorsanız bu siyasetin dili hayır getirmiyor. Bu memlekette kimse kimsenin milliyetçiliğini, dini inançlarını, vatanseverliğini sorgulamak hakkı olmadığını düşünüyorum. Bu topraklardaki herkesin diğeri kadar değerleri vardır. Biz birbirimizi böyle kabul etmek zorundayız. Bunu ayıracak tek şey hırsızlıktır, vatan hainliğidir. Bunun dışında birbirimizin samimiyetini sınayacak bir şey yok. Bunu söylerseniz karşı taraf da kaygı duyar. Bunu konuşursak da performans üzerinden konuşmanın anlamı kalmaz. Bu doğru değil. Türkiye’nin çektiği ne varsa aslında buradan geliyor” açıklamasında bulundu.

BEN SİZİN DE BELEDİYE BAŞKANINIZIM
Türkiye’nin yakın siyasi tarihinden örnekler veren ve dünya ülkeleriyle kıyas yapan Soyer sözlerini sürdürdü ve “Niye gerideyiz? İtiraf etmekte bir beis yok, kötü yönetilmişiz. Bunun ardında da ayrıştırmak, ötekileştirmek var. Çünkü kendi iktidarınızı perçinlemenin yolu başkalarını öteki olarak görmekten geçiyor. Bizim bazı rakamlar üzerine çıkamayışımız bu yüzden. Biz birbirimize inanmak mecburiyetindeyiz. Bırakıyorum yukarıdaki siyasetçileri. Bu salondakiler İzmir’i yönetmek için seçilmiş kişiler. Siz benim samimiyetime inanmazsanız nasıl dinleyeceksiniz, güven duyacaksınız. Ben sizin de belediye başkanınızım. Onun için kulağımı veriyorum. Samimiyetle neleri düzeltebiliriz diye düşünüyorum. Siz bana inanmıyorsanız geçmiş olsun. Biz birbirimize güveneceğiz. Hüsnü Bey ‘sanayiciden süt alıyorsunuz’ dedi. Doğru değil. Bildiğine inanıyorum ama niye böyle söylüyor? Samimiyet yalan üzerine kurulmaz. Samimiyet, yurtseverlik, dini inançlar… Bunların hepsinin birbirimize eşit olduğuna inanacağız. Kimi ülkeyi ne kadar sevdiğini bilemezsiniz. Ortak paydamız var; İzmir’i yönetiyoruz. Ne olursak olalım. Ana fikir; samimiyetimizi sorgulamayacağız” dedi.

MİKROSKOPLA İNCELERSENİZ ONU YAKALARSINIZ
Soyer ayrıca, “Vaatler konusunda eleştiriler vardı. Masal evlerinden 3 tanesini açtık. 9’u yürüyor. Alsancak katlı otoparkıyla ilgili kullanılan fotoğraftan bahsedildi. Evet doğru 2018 yılında yapılacağından bahsedilmiş. 2019 yılında da projenin tamamlandığından bahsedilmiş. Ne var bunda? Belediyecilik faaliyetleri süreklilik arz ediyor ve bir dönemle sınırlı değil. Ama mikroskopla incelerseniz onu yakalarsınız. Harmandalı’yla ilgili ‘yüzde 98’i Aziz Bey döneminde yapıldı’ deniyor. Burada gaz ve drenaj boru hattı döşendi. Bunlar Nisan 2019’dan sonra yapıldı. Gaz motorlarının alımı da bu süreçten sonra yapıldı. 4 ayrı noktada atık bertaraf tesisi kurma kararı aldık. Biz bu tesisleri şu nedenle çok önemsiyoruz. Sadece Harmandalı tesisi çok ciddi bir yenilenebilir bir enerji üretiyor. Üstelik yap-işlet-devret modeliyle verdiğimiz için ciddi kar elde ediyoruz. Çöp meselesine daha ciddi müdahale ediyor olacağız. Şu anda elimizde 16 tane çöp transfer istasyonu var. Bunun dışında ihtiyacımız yok. Kınık tamamlanma aşamasında. Tire’de de yasal izin süreçleri devam ediyor” açıklamasında bulundu.

SOYER’DEN MÜJDE: REVİZYON PLANLARI ONAYLANDI!
“Vaatlerimiz içinde bulunan Behçet Uz Rekreasyon alanı 540 gün içinde tamamlanacak. Portakal Vadisi’nde de sözleşme imzalandı. 2 milyon 500 bin metrekarelik yeşil alan kazandırılması hayal değil. İzmir’deki 16 metrekarelik yeşil alan 30 metrekareye çıkacak” diyen Soyer park ve rekreasyon çalışmalarıyla ilgili genel bilgiler verdi.  Kentsel dönüşüme değinen Soyer, “2020 yılında 619 adet hak sahibine teslim edilmeye hazır hale getirdik. 2020 4 binin üzerinde konut hazır hale getirildi. Bugün Örnekköy’de ikinci etap ihalesi katılım sağlanarak gerçekleşti. İnşaat başlayacak. “Dönüşüm Dairesi’nin bütçesi niye düşük?” denildi. Bu konutların yaklaşık bedeli 2 milyar TL. Bizim o daireye verdiğimiz 7 milyon TL ile tabii ki kentsel dönüşüm yapılmayacak. Biz o finansmanı yaratacağız. Ocak ayında Dünya Bankası ile yaptığımız görüşmede kentsel dönüşümle ilgili bir model olmadığı için destek olacaklarını söylediler. Biz İzmir modelini de anlatınca kaynak aktaracaklarını söylediler. Biz ihale şartnamemize bunu koyacağız. Kentsel Dönüşüm Dairesi bütçesiyle yapılacak bir iş değildi bu! ‘Kentimizin planları yok’ denildi. Kentimizin planları var. 1/5000’liklerin yüzde 80’i var. Diğer planlar yapıldı ve revize çalışmaları da sürdürülüyor. 1/100000’lik planlara yaptığımız itirazlar için süreçler yürüyor. Onaylanınca tamamlanmış olacak. Revizyon plan bu hafta onaylanmış” dedi.

PARİS’TEN ÖRNEK VERDİ
Ulaşım ve trafik konusundaki eleştirilere cevap veren Soyer, “Dünyanın neresinde trafik sıkışıklığı yok ki! Bırakın Türkiye’nin diğer illerini, dünyada da var. Yeni bir gerçekle yüzleşiyoruz. Öncesinde toplu ulaşım kullanımı 1 milyon 950 bin kez kullanılmış. 10 Mart 2020! Pandemi sürecinde 200 binler düştü. Şu anda 900 binlerde. Yani hala vatandaş toplu ulaşım kullanmak konusunda mütereddit… Vatandaş güvenmiyor. Özel araç kullanıyor. Biz de değişiklik yapmadığımız için trafik sıkıştı. ‘Bisiklet akıl karı mı?’ denildi. Evet akıl karı! Paris Belediyesi aracını kullanmayanlara 400 euro nakit veriyor. Çünkü onlar da aynı sorunu yaşıyor. Yaya ulaşımını ve bisiklet kullanımını özendirmeye çalışıyorlar. Zaten planlarımız arasındaydı ve bu durumu kullanmaya çalışıyoruz. 780 kilometreye ulaşmayı istiyoruz. Başka çaremiz yok. Bisiklet sadece spor değil ulaşım aracıdır. Yeni bir feribot aldık. Fethi Sekin ismi için eleştiriler oldu. Deniz ulaşımını arttıracağız. Deniz taksiyle ilgili bir uygulamamız olacak. Midilli seferlerimizi başlatmak istiyoruz. En azından deneyeceğiz. Önümüzdeki süreçte 83 adet otobüs alacağız. ,Narlıdere metrosu vaat edilen sürede yapılacak ve açılacak. Şu an belki Türkiye’nin en büyük projesi devam ediyor. Buca Metrosuyla ilgili uluslar arası ihale şartları hazırlandı” diye konuştu.

O 3 İLÇEYE NET MESAJ: BİZE TEKLİF GETİRMEDİLER!
Soyer ayrıca diğer çalışmalara dair de bilgiler verirken, “Özgür Bey bize sürekli sıfır verdi! Hiçbir şey yok!” dedi. Sıcak asfalt, parke taş ve yolların çalışmaları için rakamlar veren Soyer ayrıca, “Üst ve alt geçit çalışmaları yapıldı. Halk Taşıt uygulamasını başlattık. Kadın ESHOT şoförlerinin sayısını arttırdık. Muhalif ilçelere otopark yapılmadığı yönünde bir eleştiri oldu. Bayındır’da başkanla anlaştık. 4 milyon 350 bin TL’lik kamulaştırma bedeli ödeyerek yapacağız. Bergama’da da var. Kınık, Aliağa ve Kiraz ilçelerinden bize ortak proje teklifi gelmesi lazım... İlçelerin bunu demesi halinde biz harekete geçiyoruz. Neyin ne olduğunu onlar biliyor. Bir talep gelmedi” açıklamasına imza attı.

İZMİR’DE SÜT BESİCİLİĞİ VAR O YÜZDEN ETİ ARDAHAN’DAN ALDIK!
Kırsal hamleler üzerinden gelen eleştirileri yanıtlayan Soyer, “Kavurma üretimine geçtik. Bu da Türkiye’ye örnek bir çalışma. İlk parça eti Kemalpaşa’dan diğer 19 tonu Ardahan’dan aldık. Neden? İzmir’deki süt besiciliği, kesilmesi doğru değil. Biz özendirmek istiyoruz. Bu coğrafyanın koşulları küçükbaş hayvancılık için daha uygun. Bizim teşvik etmek istediğimiz şey süt besiciliği. Ardahan’da et besiciliği yapıyor. İzmir ışığın Ardahan’a kadar ulaştırmış oluyor. Bir de meseleye böyle bakın” dedi.

EŞİM BAZI KÖYLERDE BENDEN DAHA ÇOK TANIRLAR!
“Süt konusunda biraz daha konuşmak istiyorum” diyerek sözlerini sürdüren Soyer, “2020’nin ilk 6 ayında Tire Süt’ten dağıtım dahil 4.91 TL, Köy-Koop’tan dağıtım hariç 4.44 TL almışız. Sanayiciden değil! Köy-Koop bir kooperatif değil, kooperatifler Birliği’dir. Bu birlikten süt alıyoruz. Tire Süt Kooperatifi onlardan biri. Şimdi Bergama’daki kooperatiflerden de süt almaya başladık. Orayı da teşvik ediyoruz. Tek bir kooperatiften alırsanız iyilik etmezseniz. Siz çekildiğinizde orası çöker. Ayaklarının üzerinde durmaları önemli. Bizim görevimiz can suyu olmak ve onu semirtip, hormonlu hale getirecek işlerden kaçınmaktır. Bunu yaygınlaştırıyoruz. Benim eşimin ne keçisi, ne hayvanı var. Sadece ‘huzur hakkı almıyor’ demek yetmez. Sadece gönlüyle bu konuda emek harcıyor. Bazı köylerde benden daha çok tanırlar. Kıskanırım o konuda. Eş başkan gibi çalışıyor derseniz haksızlık edersiniz. Biz bir UHT tesisi kurmak için çalışıyoruz. Bu paketlemeyi kendimiz yapacağız. Şu ana kadar tek bir çocuğumuzun sağlığı konusunda bir sıkıntı yaşanmadı. Titizliğimiz devam ediyor” ifadelerini kullandı.

OTURDUĞUM KONUTUN ADI ŞATO, DOĞRU!
AK Partili Hızal’ın konut üzerinden gösterdiği tepkiye değinen Soyer, “Benim oturduğum konutun adı şato doğru! Yıllarca önce verilmiş adı…  Pompalanmaya çalışılan şey 3 oda 1 salon. Hoş değil. Yanında büyük bir salon vardı. Ne yapabileceğimizi düşündük. Dijital bir kütüphane yapalım dedik. Gençler İzmir’den gitmek istiyor. Bunun önüne geçmek istiyoruz. Günde ortalama 80 kişi faydalanıyor. 1 buçuk senedir her gün bisikletle işi gidiyorum. Evden çıktığımda da kuyruktaki gençleri görüyorum kütüphaneye girmek için bekleyen” dedi.

ELEKTRİK FABRİKASI ÇIKIŞI: ÜZERİNE PARA VERMELERİNİ BEKLERDİM AMA İHALEYİ KAZANDIK VERMİYORLAR!
Soyer, “Hükümetin bize her konuda destek olduğundan bahsedildi. Öyle değil. Elektrik fabrikasını mazbatamızı aldıktan bir hafta sonra girdik 35 milyona aldık. Vermiyorlar! Niye vermiyorlar. Cumhurbaşkanımıza kadar arz ettik. Vermiyorlar. İzmir’in sembolik yapısı bu ve çöküyor. Biz orada gençlik merkezi yapacağız. Devletin üzerine para vermesini beklerdim. Vermiyorlar. Biri bana izah etsin. Ben de dinleyeyim. ‘İhaleye kamu kurumu giremez falan’ diyorlar, geçiniz efendim! Narlıdere Metrosu’nun rayının ilk kaynağını yaptık. Hükümetin metroda 1 metre payı yok. Gurur duyuyorum arkadaşlarımla. Yürüyoruz. Daha da yürüyeceğiz. Hayaller Tahran, Şam falan değil. Hayaller İzmir! Bugün çok güzel bir haber aldık. Belediyemizin kredi notunun AAA olarak devam ettiği açıklandı. Bu kente, bu yönetime uluslararası güveni yansıtan çok önemli bir açıklama bu. Güven verdi, doğru yolda olduğumuzu gösterdi. Bu süreçte yepyeni bir iftihar belirtisi” ifadelerini kullandı.  

CHP’Lİ ÖZUSLU BURAK OĞUZ’U DÜZELTTİ, ‘ÖNDER CAN’ DEDİ!
Meclis oturumunda tek tek isim okunarak yapılan oylama sırasında ilginç bir gelişme yaşandı. Urla Belediye Başkanlığı’nı yürüttüğü sırada kayyum atanarak görevden alınan CHP’li Burak Oğuz’un ismi oturumu geçici olarak yöneten Başkan Vekili Mustafa Özuslu tarafından okundu. Oylamanın ardından düzeltme yapan Özuslu, görevi vekaleten yürüten Urla Kaymakamı Önder Can’ın ismini okudu. Özuslu, “Az önce İbrahim Burak Oğuz ismi sehven söylenmiştir. Urla Belediye Başkan Vekili Önder Can olarak düzeltiyorum” dedi.  

BÜYÜKŞEHİR, ESHOT VE İZSU’NUN RAPORLARI OY ÇOKLUĞUYLA KABUL EDİLDİ!
İzmir Büyükşehir Belediyesi 2019 Mali Yılı Kesin Hesabı ile Taşınır Mal Kesin Hesabının oy çokluğu ile uygun bulunduğuna ilişkin Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu, ESHOT Genel Müdürlüğü’nün 2019 Mali Yılı İdare Kesin Hesabı ile Taşınır Kesin Hesabının oy çokluğu ile uygun bulunduğuna ilişkin Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu oylandı. AK Parti ve MHP’ni ret oylarına karşılık iki rapor da oy çokluğuyla kabul edildi.

Sonrasında İZSU Genel Müdürlüğü’nün Genel Kurulu Toplantısı’na geçildi. İZSU Genel Müdürlüğü’nün 2019 Mali Yılı Bütçesinin Kesin Hesapları ile Bilançosunun oy çokluğu ile kabulüne ilişkin Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu gündeme geldi. Raporlar AK Parti ile MHP’nin muhalefetiyle karşılaştı ve oy çokluğuyla kabul edildi.

KÖKKILINÇ: BÜTÇE YÜZDE 74 GERÇEKLEŞTİ
CHP Grup Sözcüsü Kökkılınç, İZSU’nu yürüttüğü çalışmalara ilişkin bilgiler verdi. Kökkılınç kurumun İzmirlilere güven verdiğini vurgularken çalışanların öneminden bahsetti. Kökklınç, “Bütçemiz yüzde 74 oranında gerçekleşmiştir.  İZSU her zaman olduğu gibi kentimize kaliteli hizmetler sunmaya devam edecektir” dedi.

İZSU KENDİSİNE AYRILAN 620 MİLYON TL’Yİ KULLANMAMIŞ!
Sonrasında kürsüye AK Parti Grup Başkan Vekilli Hızal geldi. Hızal, “Biz gerçekten İzmir için muhalefet yapıyoruz. Az önce bir takım eleştiriler ortaya koyduk. Samimiyet derken kişisel anlamda bir samimiyetten bahsettik. Verilen vaatlerin eyleme dökülmemesinden bahsetmek istedik. Mikroskopla incelemiyoruz ama detaylı çalışıyoruz. Verilen kitapçıklar bizim kütüphanede saklamamız için verilmiyor. Az önce Büyükşehir faaliyetini değerlendirirken yerin üstünü konuştuk. Bir de yerin altı var. Şimdi de yerin altını konuşacağız. Asıl sorun yerin altında. İZSU’yu diğer kurumlardan ayıran en önemli özelliği yatırımcı kuruluştur. Günlük faaliyetleriyle beraber şehrin ihtiyaçlarını karşılayacak yatırımları karşılaması gerekir. İZSU’nun temel görevi bu. İZSU bunu yapmıyor. 2 milyar 469 milyon 252 bin TL ödenek verilmiş. İZSU 1 milyar 848 milyon TL kullanmış. İZSU 620 milyon TL’yi kullanmamış. Tasarruf mu yapmış? Hayır! Evet yatırımda tasarruf yapmış. İZSU bunları kasada para kalsın diye yapmamış, yapması gereken yatırımları yapmadığı için parayı kullanmamış” açıklamasında bulundu. Hızal rakamlar sunarak eleştirilerini sıraladı.

SON 5 YILIN EN KÖTÜ RAKAMIYLA KARŞI KARŞIYAYIZ
Hızal, “Son 5 yılın en kötü rakamıyla karşı karşıyayız. Hepimiz İzmir’de yaşamaya devam edeceğiz. Hiç kimsenin duygularıyla alakalı samimiyet testini elbette yapamayız. İzmir sevgisi konusunda kimsenin kimseye test yapması gibi bir görevi de yok. Bir belediye başkanı ve İZSU’nun başında olan belediye başkanı İzmir’e ne kadar hizmet edebiliyor? Durum ortada. İzmir’de koku problemi devam eder. İçme suyu sorunları devam eder. İçilebilir musluk suyu hayalinden musluklarından su akmayan kent döneriz. İzmir gibi büyük bir şehir 4-5 gün susuz kalabiliyor. Yağmur yağdığında dereler taşıyor. Biz bunların olmasını istemiyoruz. Kiraz’daki su sorunu için meclis üyemizle Sayın Başkan Tunç Soyer’in yanına gittik. ‘Bu bizim görevimiz önerge vermenize gerek bile yok’ dedi. 15 ay geçti, Kiraz’ın su sorunu devam ediyor. Hiçbir müdahalede bulunulmadı. Sadece Kiraz’da değil, birçok ilçede su sorunu yaşanıyor. İZSU da geçer notu alamamıştır ” dedi.

BİZİ ENGELLEMEYİN!
MHP adına Meclis Üyesi Hakan Şimşek konuştu. Şimşek, “Aliağa’dan bize proje gelmedi dediniz. Seçimden sonra, söz verdiniz. Gelecektiniz, gelmediniz. Bizim projelerimiz var. Narlıdere Metrosu’yla ilgili büyük bir onurla rayı yaptık dediniz. Gurur duydunuz ve hoşuma da gitti. Ben çıtayı yükselteyim. Aliağa’ya meydan yapmak istiyoruz. Büyükşehir’in yetkisinde. Bize sadece onay verin. Ne maddi destek ne de başka bir şey istiyoruz. Bu meydanın altına otopark yapmak istiyoruz, bize engel olmayın. Aliağa Belediyesi şu anda hafif raylı sistem projesi hazırladı.  Eğer bize engel olunmaz ise kendi imkanlarımızla kazandırmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

KAÇAK VURGUSU
İYİ Parti Grup Başkan Vekili Kemal Sevinç de kurumun yaptığı hizmetlerden örnekler verdi. Sevinç aksaklıkların da altını çizerken, “Kurumumuz İzmir bazında hizmet götürüyor, başarılı. Kaçakların da önüne geçilirse daha çok başarılı olacağına inanıyorum” dedi.

KÖRFEZDE YENİDEN DENİZATI VE DENİZ ÇAYIRLARI GÖRÜLMEYE BAŞLADI
Yüzülebilir Körfez Projesi için konuşan CHP’li Meclis Üyesi Hasan Ünal, daha önce yaptığı iddialı çıkışı yineledi. Körfezin temizleneceğini söyleyen CHP’li Hasan Ünal, “Körfezde denizatı ve deniz çayırları görülmeye başlandı. Özellikle Bostanlı bölgesinde bu tür gelişmeler var. Su altı görüntüleri de var. 1 Nisan 2020 için ortaya koyduğumuz hedefe hızla ulaşıyoruz. Alsancak’tan Karşıyaka’ya hepimiz yüzeceğiz” açıklamasını yaptı.  

YÜZERKEN HASTALIK KAPACAK DİYE KORKUYORUM
“Üçkuyular’dan denize su boşaltıyor muyuz?” sorusuyla söze başlayan AK Parti Grup Sözcüsü Yıldız da, “Hasan Bey yüzerken salgın hastalık kapacak diye korkuyorum. Beraber yüzeriz ama bizim öyle bir umudumuz yok. körfez temizliği ciddi efor gerektirir. 1-2 yılda yapılacak bir şey değildir. Biz o eforu bu raporda göremedik. Uzmanlar gelsin körfezdeki iyileşmeyi anlatacağımız dilde anlatsın” dedi.  

KISACASI KÖRFEZDE YÜZECEĞİZ
Başkan Soyer eleştirilere toplu cevap verirken şunları söyledi:

İZSU hem işletmeci hem yatırımcı bir kuruluş. Sadece yatırımcı dersek doğru olmaz. Gelirlerinin yüzde 80’i vatandaşa satılan sudan elde edilir. 2019 geliri 1 milyar 646 milyon TL iken gideri 1 milyar 848 milyon TL oldu.  Yaklaşık 2 milyon gelirinden fazla gider yapmış, harcama yapmış bir kuruluş. Özgür Bey o rakamları tekrar gözden geçirsin. Kiraz’da 2014’ten beri 50 üzerinde kuyu açılmış. Ne yazık ki Kiraz’daki jeolojik yapı açılan kuyulardan her zaman su temin etmemize el vermiyor. Ne yazık ki doğanın bir sonucu... Elde ettiğimiz su uzun süreli durmuyor. Buna rağmen çalışmamızı sürdüreceğiz.

‘Üçkuyular’dan denize deşarj yapılıyor mu?’ denildi. Asla yapılmıyor.

Körfez ile ilgili Hasan Bey’in verdiği örnekler bizim uydurduğumuz şeyler değil. Bunlar tespit ediliyor. Körfezin yüzülebilir hale gelmesi için çok tartışıldı, bilim insanlarıyla bir araya gelindi.  800 milyona açılacak sirkülasyon kanalından vazgeçtik. O kadar basit bir iş değil o. Doğanın dengesini bozacak bir yol çıkıyor. Eğer biz körfezi kirletmezsek doğanın dengesi sirkülasyonu yaparak temizliyor. Yeter ki biz kirletmeyelim. 35 kilometre 2019 yılında yağmur suyu kanalı yapmıştık. Ve hala yapıyoruz. Önümüzdeki yıllarda yapılacak bu hatlarla körfezin kirletilmesinin önüne geçilecek. Gediz’in ve Meles’in temizlenmesiyle ilgileniyoruz, körfezi kirletmesini engelleyeceğiz. Kısacası körfezde yüzeceğiz. Çocukluğumuzdaki gibi yüzeceğiz.

MHP’Lİ SERKAN ACAR VE AK PARTİLİ SALİHA ÖZÇINAR’A SİTEM!
Aliağa’yla ilgili birkaç şey söylemek istiyorum. Bizde proje yok, biz zaten söylenenleri yapmak istiyoruz. Başkanımızın hiç gelmiyor oluşuna da sitem edeyim, lütfen kendisine iletin. Aynı şekilde Kiraz için de öyle. En azından bu toplantıya katılmalılar. Başkanların olmamasına sitem ediyorum. Çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Biz bu arkadaşlarla birlikte İzmir’i dünya kenti yapacağız.  

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir