MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
FIFA kokartlı Özçiğdem anlattı: Erkek egemen dünyada kadın karar verici olmak!
Röportaj
21 Eylül 2020 Pazartesi 08:18

FIFA kokartlı Özçiğdem anlattı: Erkek egemen dünyada kadın karar verici olmak!

Bir kadın olarak, erkek egemen dünyanın en erkek egemen ortamında, üstelik tüm mağlubiyetlerin oklarını ilk fırlattığı hedef olarak karar verici olmak… İzmir’in FIFA kokartlı gururu Özçiğdem 15 yıl önce bir balçık sahada başlayan, kritik bir kararın doğruluğun verdiği cesaretle koşar adım devam eden ve 7 yıldır ülkeyi uluslararası arenada temsil etmenin gururuyla taçlanan mücadelesini anlattı.

Fırat BAŞARAN / GERÇEKİZMİR - Kalbi futbolla atan ülkelerin başında gelen Türkiye’nin kadın hakem hafızası oldukça sınırlı… 

Futbol ülkenin en baskın gündemi olsa da bu hafıza adını tarihe Avrupa’nın FIFA kokartlı ilk kadın hakemi ve ülkenin futbol üzerine doktora yapan tek kadını olarak yazdıran Lale Orta ile bir yıl önce İstanbul’da oynanan Süper Kupa finalindeki Stephanie Frappart sürprizinin ötesine geçmiyor. 

Yılın hemen başında, dünya ve ülke koronavirüs salgınıyla savrulmadan önce spor sayfalarında ‘satır arası’ kalan bir haberle duyduk 7 kadının bu zorlu yolculukta büyük bir virajı aşarak yakalarına FIFA kokartı taktıklarını… Mertebeye 3’ü hakem, 4’ü de yardımcı hakem olan 7 isim erişirken, bu gururu yaşayanlar arasına İzmirli Melis Özçiğdem de girdi.

‘FIFA Kokartlı Melis Hoca’, 15 yıl önce bir balçık sahada başlayan, kritik bir kararın doğruluğunun verdiği cesaretle koşar adım devam eden ve 7 yıldır ülkeyi uluslararası arenada temsil etmenin gururuyla taçlanan mücadelesini Gerçekizmir’e anlattı. 

Bir kadın olarak, erkek egemen dünyanın en erkek egemen ortamında karar verici olmaya karar vermek, ilk maç, cinsiyetçilik yükü, kariyer hedefi ve 114 fazla maçlı takvimde MHK’den beklentiler… 

- Erkek egemen dünyanın en erkek egemen dünyasında karar verici olmaya nasıl karar verdiniz? 
Maalesef ki ülkemizde yoğunlukta olmak üzere dünyanın bir çok yerinde erkeklere özgü olarak odaklandırılan futbol branşıyla ‘kızlı-erkekli’ tüm kuzenlerime ve bana sokak antrenman yaptıran dayım sayesinde ‘merhaba’ dedim. Diğerleri bu etkinliği o dönemden sonra terk etse de ben ilk olarak Altay Spor Kulübü’nün kadın futbol takımına giderek sonrasında da orada lisanslanıp kariyerimi resmileştirerek 16 yıl gibi uzun bir süre futbolcu olarak kaldım. Bunun son 7 senesi genç ve A Milli Takımlar seviyesinde ülkemi milli forma ile temsil ederek geçti. Hatta şu an aktif olarak çalıştığım Milli Eğitim Kurumu’nda öğretmen olmak için ‘Milli Sporcu’ kontenjanında yasanın ilk çıktığı yıl atandım. Sonrası çevremdeki bazı yönlendirmeler ve liderlik yöneticilik vasfımın ağır basması üzerine hakemliğe geçiş yapıp futbol yaşantımı noktaladım. 15 yıldır bilfiil hakemlik camiasındayım ve 7 senedir burada FIFA kategorisinde uluslararası arenada ülkemi temsil etmeye devam ediyorum.  

- Hakem olma kararı sonrası aileniz ve çevrenizden aldığınız tepkiler ne yönde oldu? 
Ailem spor yaşantımın başından (Ortaokul atletizm yarışları, okul takımlarına kadar uzanıyor) bu ana kadar her daim gerek ilgileriyle gerek destekleriyle gerek fiziksel açıdan gerek de izleyici olarak katılımla hatta dualarıyla her adımımda destek oldu. Bu desteği hep hissettim hala da hissetmeye devam ediyorum. Çevrem açısında da fazlasıyla merak uyandırıyor, yaptığım işin zorluklarını düşününce başta kadınlar olmak üzere takdir topluyorum. 

- Yönettiğiniz ilk maç… Neler yaşadınız, neler hissetiniz, nasıl bir gündü?
İlk maçımı dün gibi hatırlıyorum. Sene 2005… Balçova Sahası… O zaman toprak tabi ki saha ve yağmurdan balçık halde… Yardımcı hakemdim. Amatör bir müsabakada şansa o dönemki İl Hakem Kurulu Başkanımız Sayın Somer Karakaş tribünden izlemeye gelmiş, beni de izlemiş. Hemen akabindeki Salı günü hakem derneğinde ayrıl kural eğitimi çalışması vardı, gittim. Başkanımız çıktı, birkaç duyurudan sonra haftanın maçlarının pozisyonlarını değerlendirip, izlediği bir maçta bir kadın hakem olduğunu, yağmur-çamur olmasına rağmen pür dikkat görev yapıp üstelik ilk maçında çok kritik bir pozisyonda ofsayttan doğru bir gol iptali kararı verdiğini söyledi. Ben bir süre uyanmadım taa kii sahayı ve ismimi duyana dek… Çok utanmıştım, kimseyi tam tanımıyorum… Tabii alkışlandım. Toplantı çıkışı çoğu üst klasman hakemi, “2 seneye FIFA olursun, yeteneklisin” yorumları yaptı. Bu geri dönüşler benim işe dört elle sarılmamı sağladı. 

- Sahaya çıktığınızda kartlar, düdük ve konsantrasyonunuzla birlikte omzunuzda bir de cinsiyetçilik yükü taşıdığınızı hissediyor musunuz? Saha içinde cinsiyetçi davranışlara maruz kalıyor musunuz? Buna paralel olarak tribünlerin tavrı nasıl şekilleniyor? Bir kadın hakem olarak daha ağır baskılara maruz kalıyor musunuz yoksa küfür sesleri kısılıyor mu? 
Cinsiyetçilik yükünü son senelerde hiç hissetmedim çünkü kadın hakem sayısı inanılmaz derecede arttı ve gittiğim liglerde mutlaka 1 ya da 2 hafta önce kadın hakeme denk gelmiş takımlar yer alıyor. Bu da onlara bu konuda göz aşınalığı veriyor tabi… Saha içinde maruz kaldığım bir sıkıntı yok aksine daha efendi, daha kibar oluyor teknik ekip ve futbolcular… Aslında bu tutumları tribünü de etkiliyor. Seyirciler açısından durum farklı… Saha içindeki insanlar işin akademik yönüne daha hakim oldukları için kalitenin farkına çabucak varıyorlar ve maçın genelinde bir güven yarattıysanız ufak tefek konularda itiraz dahi etmiyorlar. Ama seyirciler hep onlara verilsin istedikleri için bu konuda daha hırçın olabiliyorlar. Zaman zaman aleyhlerine düdüklerimize serzenişte bulunu aşırıya kaçmayacak şekilde tepki verebiliyorlar. Çoğu kez alkışlarla sahadan çıktığımı hatırlıyorum. Bunun dışında en üst ligde ve 1.Lig’de de yer aldım. Orada daha aydın insanlarla bir araya geldiğimiz ilişkilerin daha seviyeli olduğu aşikardır. Onlardan tamamen olumlu tepkiler aldığımı ve o liglerde yer almamız gerektiğin düşündüklerini dile getirdiler. 

- Kariyer hedefiniz nedir? ‘Melis Hoca’nın bu yolculukta en varmak istediği durak? 
Hedef hiç bitmez, bittiği yer son nokta olur çünkü… Arzu ettiklerimizin çoğunluğuna ulaşmış olmakla birlikte beni zorlu antrenmanlarımda motive eden şeyler; öncelikle yurt için ve yurt dışında kategorileri ve mevkii korumak, sonra yurt içinde çıkabileceğim en üst liglerde düdüğümü çalmaya devam edip yurt dışı olarak da şuan 1.kategoride yer aldığım FIFA hakemliğinde bir üst basamakta olan Cüneyt Çakır Hocamız gibi elit hakem olarak ülkemi en üst seviyede başarı ile temsil edip hakemliğimi o şekilde noktalamak… 

- Bu eril alanda erkek hakemlerden ya da görev vericilerden kariyer yolculuğunuza set çekecek cinsiyetçi tavır ya da kararlarla da karşılaşıyor musunuz? 
Bu yolda beraber takım arkadaşlığı yaptığımız her bir erkek hakemle birlikte özellikle üst klasman hakem arkadaş ve hocalarımla sezon başı ve ortası girdiğimiz en üst düzey kamplarda bizi ekip arkadaşları olarak gördüklerini hissettirir, sonsuz destek verirleri. Onlara şükranlarımı sunmak istiyorum. Merkez Hakem Kurulu ve kurullarda yer alan hocalarım da tecrübe ve deneyime göre herkese zamanı geldiğinde şans vermekte ve gelişimimiz için desteklemektedir. Örneğin geçen sezon 2 etap şeklinde yapılan ‘VAR Hakem Taraması’ eğitim programında ilk etap grubunda şans buldum ve başarı ile tamamlayıp VAR hakemliği sertifikasını elde ettim. Yurt içi ve yurt dışı hakemliğim ve temsil ettiğim diğer kadın hakemler açısından oldukça onur verici ve geleceği yönelik umutlandırıcıydı. Gerekli prosedürler yerine getirildikten sonra ilerleyen süreçlerde ben ve diğer kadın FIFA hakem arkadaşlarım görev almaya başlayacağız diye düşünüyorum. 



- Sadece bir yıl önce süper kupa finaline ev sahipliği yapan ve Liverpool ile Chelsea gibi iki dünya devinin mücadelesini bir kadın hakemin yönettiği Türkiye 21 takımlı bir sezonun kapısını açmaya hazırlanıyor. 114 fazla maçlı bir takvimden söz ediyoruz. Sizce siz ve Ocak ayında FIFA kokartı almaya 6 kadın arkadaşınız bu sezon Süper Lig’de görev alacak mı? 
Ülkemizin ev sahipliği yaptığı ve sürpriz şekilde Fransız elit hakem Stephanie Frappart’ın hakem olarak atandığı maç büyüleyiciydi. FIFA hakemleri olarak bizzat statta destek verdik ve gururla izledik. Kendisi maçın tebligatını aldığı anda Zagrep’te aynı salondaydık ve müthiş övgülerle karşılanmıştı bu atama… 3 hakem ve 4 yardımcı hakem olarak toplam 7 kadın hakemiz ve yerine getirmemiz gereken fiziksel, atletik testleri başarı ile geçtikten sonra Merkez Hakem Kurulumuzun talimatlarla da desteklediği üst lig maçlarında yer almamız mümkün görünüyor. Bunun için hiç durmadan çok çalışmaya devam etmek ve her daim hazır olmak gerekiyor. Bizler de bunun bilincinde olarak çalışıp emin adımlarla yolumuza devam etmekteyiz. 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir