Büyükşehir Belediyesi, İkinci Dünya Savaşı'nda Nazi kamplarında soykırıma uğrayan Romanları, düzenlediği etkinliklerle andı. Roman Soykırımını Anma Günü kapsamında ilk etkinlik Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlendi. Programa İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay, Konak Belediyesi Başkan Yardımcısı Turan Ateş, Konak Belediyesi Meclis Üyesi Ali Yangır, Konak Emir Sultan Mahalle Muhtarı Hüseyin Heptepe, İzmir Kent Konseyi Başkanı Nilay Kökkılınç ile yurttaşlar katıldı.
“Unutmayacağız, unutturmayacağız”
Törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, yaşanan acıları unutmamak için toplandıklarını ve işlenen insanlık suçunu daima hatırlayacaklarını belirterek, “Unutmayacağız, unutturmayacağız. Unuttuğumuz zaman her şeyi kaybedeceğiz. O nedenle sayımız kaç olursa olsun, inatla, bıkmadan, usanmadan, bu katliamlara, insanlık suçlarına karşı sesimizi yükselteceğiz. 79 yıl önce işlendi bu korkunç cinayetler. Eğer kardeşlik yerine ırkçılığı, ötekileştirmeyi koyarsanız, halkların dayanışması yerine, halkların düşmanlığını koyarsanız, nefret suçu işlerseniz geleceğimiz yer burasıdır. Bu acıların yaşanmaması için vicdan, izan sahibi insanların, ırk, dil, din ayrımlarının hepsini bir kenara bırakması lazım. Tüm insanlık o vicdanla kardeşçe, dayanışma içerisinde yaşayarak dünyayı barış cennetine çevirme projesinin parçası olmalı” dedi.
“Bu tür olayların yaşanmamasını diliyorum”
İzmir Kent Konseyi Başkanı Nilay Kökkılınç, barış kavramının önemine değinerek, “Savaşın, ayrımcılığın karşısındayız. Bu dünya hepimize yeter. Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘İnsan her milletin mutluluğu için hizmet etmeye çalışmalıdır’ diyor. 2 Ağustos’ta Nazi katliamı nedeniyle kaybettiğimiz Romanları saygı ile anıyorum. Bundan sonra bu tür olayların yaşanmamasını diliyorum” ifadelerini kullandı.
“İnsanlık dışı uygulamalara karşı her zaman sesimizi yükselteceğiz”
Konak Belediyesi Başkan Yardımcısı Turan Ateş Roman halkının yaşadığı bu büyük acıyı yüreklerinde hissettiklerini ifade ederek, şunları söyledi: “Hayatını kaybeden tüm Romanları saygı ile anıyorum. İnsanlığa karşı işlenen her türlü suçu bir kez daha lanetliyoruz. Avrupa'daki Romanların yaşadığı bu zulmü, soykırımı unutmak mümkün değil. İnsanlık dışı uygulamalara karşı her zaman sesimizi yükselteceğiz. Her zaman 'Barış' diye haykıracağız.”
“Bizler yaşarken mahallelerimizde soykırım görüyoruz”
Emir Sultan Mahalle Muhtarı Hüseyin Heptepe ise, “Bizler artık soykırım görmek istemiyoruz. Ancak mahallelerimizde soykırım görüyoruz. Madde bağımlılığı, ekonomik kriz, yoksulluk ve birçok nedenden dolayı gençlerimiz, vatandaşlarımız soykırıma maruz kalıyor. Yerel yönetimin sahip çıktığı gibi merkezi hükümetin de bizlere sahip çıkmasını isterdik, beklerdik. Bu düzenin artık değişmesini istiyoruz” dedi.
Birlik ve beraberlik çağrısında bulundu
Konak Belediyesi Meclis Üyesi Ali Yangır ise Roman yurttaşlara birlik ve beraberlik çağrısında bulunarak, “Birlikte olursak ancak o zaman sesimizi duyururuz. Bize yapılan soykırım hala devam ediyor. Bize değer verilmiyor. Ancak bunun nedeni bizim tavrımızdan kaynaklı. Örgütlü bir yapı içerisinde olmadığımız için bunlar yaşanıyor” diye konuştu.
Konuşmaların ardından katılımcılar katliamda hayatını kaybedenlerin anısına denize karanfil bıraktı.
Söyleşi düzenlendi
Porajmos Soykırımı’nda katledilenler için İzmir Sanat Merkezi'nde de Roman Söyleşisi düzenlendi. Söyleşiye Dumlupınar Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Emine Dingeç ile Roman dili ve Avrupa'daki Roman çocukların eğitimi alanında önde gelen dilbilimci Prof. Dr. Hrisko Kyuchukov konuşmacı olarak katıldı.
“Bu utancın bir daha yaşanmaması için hafızalarda tutmak gerekiyor”
Dumlupınar Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Emine Dingeç, İzmir'de yaşayanlar şanslı olduğunu söyledi. Emine Dingeç, “İzmir'de bu alanda farkındalık var. Bu acıları anmak, hatırlamak önemli. Roman katliamı çok fazla bilinen bir konu değil. Bunun en temel nedenlerinden biri yaşanan bu soykırım sırasında eğitimli insanların az olması. Bir diğer neden ise hayatta kalan kadınların yaşadıkları acıları anlatmaktan utanmaları. O kadar çirkin şeyler yaşanmış ki bunları anlatmak istememişler. Bunlar da Romanların dilsiz kalmalarını ve yaşadıkları acıların bilinmemesine neden olmuş. Yaşanan utancın bir daha tekrarlanmaması için bunları hafızalarda tutmak gerekiyor” diye konuştu.
“Roman kadınları kendileri ile gurur duymalı”
Prof. Dr. Hrisko Kyuchukov da Roman soykırımı ile ilgili araştırma yaptığını, bu sırada insanların yaşadığı derin acılara tanık olduğunu söyledi. Yaşananları anlatırken duygu dolu anlar yaşayan ve gözleri dolan Prof. Dr. Hrisko Kyuchukov, “Romanlar öldürülmüşler, kötü olaylar yaşamışlar. Özellikle kadınlar çok kötü olaylarla karşılaşmış. Yazdığım kitapta Roman kadınlarının kahramanlıklarını göstermek istedim. Böyle bir savaş ortamında kendinizi mi, aileniz mi yoksa hiç tanımadığı Yahudi çocuğunu mu koruyacaksınız? Ne kadar kötü durumda olsalar da acı çekseler de Romanlar'da her zaman empati duygusu yüksektir. Onlar kendi acısını unutup başkasına yardım ediyorlar. Bunu da bir beklenti olmadan yapıyorlar. Roman kadınları kendileri ile gurur duymalı. Yaptığı insanlık, iyilik dünyada çok az insan tarafından yapıldı” diye konuştu.
Porajmos (Roman Soykırımı)
Porajmos, II. Dünya Savaşı'nda Nazi yönetimince gerçekleştirilen Çingenelere yönelik soykırımdır. Kelime anlamı olarak yok etme ve yıkım anlamına gelen Porajmos veya Pharrajimos ve yine toplu katliam anlamındaki Samudaripen kelimeleri bu soykırımı ifade etmede kullanılır.