GERÇEKİZMİR – Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) 23. ve 24. Dönem İzmir Milletvekili, Esnaf Birliği Onursal Başkanı ve Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (EGEV) eski Başkanı Mehmet Ali Susam, Yenigün TV’de Kafe Siyaset programında gazeteci Sercan Avcı’nın sorularını yanıtladı.
“ÇOK TEKLİF ALDIM, KABUL ETMEDİM ÇÜNKÜ…”
2015’te 8 yıllık milletvekilliği görevinin tamamlanmasının ardından geçen süreçte partilerden teklifler aldığını ifade eden Susam, neden aktif siyaset yapmadığını açıkladı.
Susam şunları söyledi;
“Milletvekilliğini bıraktıktan sonra siyasette çeşitli görev teklifleri geldi. Vekilliği bıraktıktan sonra EGEV başkanlığıyla kendime yeni bir misyon almıştım. Ege’yi bölgesel kalkınmada ön plana çıkaracak, merkezi hükümet ve yerel yönetimlerle işbirliğiyle bölgenin Türkiye’de lokomotif olmaya aday bölge olması adına birikimimi kullanmaya karar vermiştim. EGEV’in başkanı olduktan sonra siyasetten uzak durmam gerektiğini doğru buldum, siyaset konuşmaktan kaçındım. Hem merkezi hükümetle hem yerel yönetimlerle hem STK’larla bu süreci yürüttük. Çok güzel işbirlikleri yaptık. Benim siyaseten bir kimlik almam doğru olmazdı. Bana siyaseten teklif edilen tüm görevleri kabul etmemeye özen gösterdim.”
“EGEV’İ BIRAKMA GEREKÇEM O DÖNEM Kİ SAĞLIK SORUNLARIM”
Geçtiğimiz yıl EGEV’de başkanlığı bırakmasının nedenini açıklayan Susam, “EGEV’de bırakma gerekçem sağlık sorunlarımdı. Stent takıldı. Dinlenmem gerektiğini söyledi doktorlar. Bırakmamla ilgili başka konuşulan tüm şeyler dedikodu…” dedi.
LİSTELERE YÖNELİK ‘İZMİRLİ’ ÇIKIŞINI YİNELEDİ
Milletvekilliği görevini tamamlarken aday listeleri üzerinden yaptığı ‘daha çok İzmirli’ eleştirisinin hatırlatılması üzerine “Bugün hala aynı noktaya dikkat çekiyorum” diyen Susam, şöyle devam etti;
“ Siyasi partiler başta genel başkanlar olmak üzere adayları belirlemekten vazgeçmeli. Belirleme büyük oranda kentteki STK’ların meslek odalarıyla birlikte partili tüm üyelerin katıldığı önseçimle ve kamuoyu yoklamalarıyla seçilmeli. Genel başkanların birlikte çalışmak isteyeceği birkaç aday tamam ama çoğunluğu İzmir’den uzak isimlerle oluşturulan listeler doğru değil… İzmirli şunu ister. Milletvekili gelecek benim kurumuma mahalleme beni dinleyecek sohbet edecek ve derdimi dinleyecek, derdimi mecliste gündeme getirecek. Vekillik yaparken bunlara dikkat etmek gerek.”
CHP’NİN BAŞARISINDA 3 FAKTÖRE DİKKAT ÇEKTİ
CHP’nin Türkiye’de yerel seçimlerde başarı elde etiğini belirten Susam, bu başarıda 3 faktöre dikkat çekti. Susam şunları söyledi;
“Seçim sonuçları CHP açısından önemli bir başarıdır. Sonuç, alınan oy oranı değerli… CHP yerel seçimlerde önemli bir başarı elde etti. Bu başarının sadece bir nedeni yok. Öncelikle Büyükşehirlerdeki yerel yönetim başarısı… Burada başkanlar önemli işler yaptı. İkincisi ekonomik hayat. 23 yıllık bir iktidarın yarattığı yoksullaşma. Derin fakirlik. Enflasyon ve benzeri sorunlar. Üç CHP’de Kılıçdaroğlu’nun ittifak oluşturma çabası doğruydu ama o çabadan kendini Cumhurbaşkanı adayı yapıp seçimin kaybedilmesi sonrası vatandaşlarda oluşan karamsarlık CHP’deki değişimle dağıtıldı. Bu saydıklarım CHP’nin birinci parti çıkmasında etkili oldu. Vatandaş ‘ben her şeyi görüyorum zamanı geldiğinde kime görev vereceğimi bilirim. Siz yeter ki hazırlıklı olun ülkenin ve kentin sorunlarını çözeceğinizi doğru anlatın’ dedi. Bunu mesajı okumak gerek.”
“İZMİR’DE BU OY ORANININ ÇOK DAHA ÜSTÜNDE OLMALIYIZ”
Susam, İzmir sonuçları özelinde ise CHP’nin özeleştiri yapması gerektiğini ifade etti. Susam, “ İzmir’de sonuçlar açısından başarı vardır. 28 ilçe artı Büyükşehir’i kazanmak başarıdır ancak İzmir’de bu oy oranının çok daha üstünde olmalıyız. İzmir için tatmin edici bir oran değil. İzmir’de CHP uzun yıllardır yerelde iktidar. İzmir’de çok daha yüksek oranlarla seçim kazanmalıdır. Bunun özeleştirisi yapılmalıdır” dedi.
ÖZEL’İN TEKLİF ETTİĞİ GÖREVİ ANLATTI
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in bir canlı yayında ismini vererek yeni dönemde görev vermek istediğiyle ilgili sözlerinin hatırlatılması üzerine Susam şunları söyledi;
“Sayın Genel Başkan bir canlı yayında yerel yönetimlerde elde edilen başarının uygulamada daha sağlıklı olunması ve sürekli kılınması adına verdiği yanıtta önceki dönemde görev yapmış vekillerin özelliklerine bakılarak görev verileceğini söyledi. Esnaf teşkilatında yer aldım. Sanayi-teknoloji komisyonlarında görev aldım. Partide aktif görevler aldım. Sayın Genel Başkanla bir dönem birlikte vekillik yaptım. Genel Başkan belediyeleri denetleyen değil yerel yönetimlere katkı koyacak, vizyonu artıracak, birikimlerimizi kurulacak bir komisyonda paylaşacağımız bir görevi işaret etti. Örgütlenme modellerini geliştirme noktasında adımlar olacak. Genel Başkan’la görüşmemde bu konuda bir görev vermek istediğini söyledi. Ben de bu görevi yerine getireceğimi söyledim.”
“TÜRKİYE BUGÜNKÜ EKONOMİK TABLOYU HAK ETMİYOR”
“Türkiye bugünkü ekonomik tabloyu hak etmiyor” diyen Susam, gelir adaletsizliği, enflasyon ve derin yoksulluğa dikkat çekti, “ülkeyi 23 yıldır yöneten iktidarın hesap vermesi gerek. Ekonomide sorun varsa hiçbiri konuşulmadığı için değil, bilinmediği için değil, çözüm önerileri üretildiği halde siyasi iktidarın kendisine çizdiği bu yolda popülist yaklaşımlarla kendi iktidarını güçlendireceğini zannederek kurduğu ekonomik sistem ve yaptırımlar bu sonucu doğurmuştur. Aldığınız tedbirler adil ve herkesin ekonomik durumuna göre olmalıdır. Türkiye’nin muhakkak erken seçime gideceğini inancım var. Çünkü ekonomik programın bir süresini daha vatandaş görmek isteyecektir” dedi.
“CHP’NİN GÖREVİ İKTİDARIN EKONOMİK POLİTİKALARININ EKSİKLİKLERİNİ DÜZELTMEK DEĞİL, KENDİ EKONOMİK VİZYONUNU ANLATMAK OLMALI”
“Muhalefette olanlar sorunları ortaya koyarken çözümleri de ortaya koymalı” diyen Susam, CHP’nin ‘erken seçim’ demekten önce yakıcı sorunlar için çözüm ortaya koymak zorunda olduğunu ifade etti. Susam, “Muhalefetin görevi mevcut iktidarın ekonomik politikalarının eksiklerini düzeltmek değil, kendi ekonomik vizyonunu, politikasını ortaya koymaktır. Böylece vatandaşa ‘ben iktidara hazırım’ dersiniz. Yerel yönetimlerdeki başarıyla da bunu desteklersiniz. Tasarruf tedbirlerinin en çok dokunduğu yer CHP’nin yüzde 60’ın üstünde kazandığı yerel yönetimler… Bu da yerelde elini kolunu bağlayan durumdur. CHP bunu aşmak için şunu şunu yapacağım demelidir. Bu vizyonu yapmak öncelikli görevdir. Ben bu adımlar adına CHP için umutluyum” dedi.
“SİYASİ PARTİLER İŞ DÜNYASINI KENDİ İÇLERİNE ALMADA İSTEKSİZLER”
“İş dünyası siyasi arenada görev almaktan neden çekiniyor?” sorusuna yanıt veren Susam, şunları söyledi;
“İş dünyasının siyasetten uzak olmasının birçok nedeni var. İş dünyasındaki insanlar siyasete katıldığında kendilerine bir yafta konulduğunu düşünüyor. Bundan çekiniyor iş dünyası. İkincisi siyasi partiler iş dünyasını kendi içlerini almada isteksizler. Çünkü siyasete iş dünyasından ve meslek örgütlerinden gelenin arkasında ciddi güç var. O güçle geliyorsunuz siyasi partiye. Siz geldiğiniz gücün sorunlarını ve ağırlığını partide hissettiriyorsunuz. Daha çok genel merkezin ve genel başkanın oluşturduğu anlayıştan çok kendi gündeminizi orada birinci gündem yapmaya çalışıyorsunuz. Bu da milletvekilleri arasında sıkıntı doğurabiliyor. Bir çok parti genel merkezi şöyle bir yapıdalar. Demokratik bir siyasi parti yapılanmasından uzaklaşmış durumdalar. Delegeden başlayarak genel başkana kadar birbirini seçen bir mekanizma var. Bu siyasi partilere hiçbir yarar sağlamı yor. Genel başkanlara da sağlamıyor. İş dünyasını da uzak tutuyor. Demokrasiyi hem partilere hem de ülkenin genelinde geniş kesimlere açılmasını engelliyor.”
"CHP’NİN TÜZÜK KURULTAYI’NDA YAPMASI GEREKEN TEK ŞEY…"
CHP Eylül ayında gerçekleşecek Tüzük Kurultayı ile ilgili gelen soruyu yanıtlayan Susam, “ Türkiye’de kanun eksikliği yoktur. Türkiye’de tüzüklerin eksikliği de yoktur. Bunları uygulayacak nitelikli insan kaynağı eksikliği vardır. Türkiye’de kanunu koyarsınız niyetiniz bozuksa bunu deler geçersiniz. Niyetiniz iyiyse sorun yok. CHP’nin Tüzük Kurultayı’nda yapması gereken tek şey üye yapılanmasından tutun da kurultayın oluşmasına kadar demokratik ortamı oluşturmalıdır. Bu çerçeve içerisinde milletvekili, meclis üyesi, yerel yönetici görevlerine, seçimle oralara gelebilecek kanalları aşabilmelidir. Hiçbir zaman ama olmamalı. Önseçim olacaktır ama denmemelidir. Gündem suistimale açık tüzük maddeleriyle genel merkezi güçlendirmek olmamalıdır” dedi.
SOYER VE TUGAY YORUMU
EGEV Başkanıyken görev aldığı Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve yerel seçimlerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Cemil Tugay özelinde konuşan Susam, “ Tunç Soyer’i uzun yıllardır tanırım. EGEV çalışmalarına Soyer’in desteğini her zaman gördüm. Soyer vizyoner bir arkadaşımızdır. Siyaset yaşamında bundan sonra kendisinin olmasında parti ve kent adına yararları vardır. Küsmeden çalışmalıdır.
Cemil başkanı da uzun süredir tanırım. İyi niyetine samimiyetine bu kent adına gayret göstereceğinden hiç şüphem yok. Çözümcül bir belediye başkanlığı yapıyor Cemil Tugay… Seçilmiş yerel yönetimlere destek verilmeli. Bir yerel yöneticinin başarısız olması onun başarısızlığı olarak kalmaz. Hepimizin eksikliğidir. Kentin eksikliğidir” dedi.
MUTLU ÇIKIŞI: SÖZ VERİLDİ, YAZILMADI… SORUMLULUK O DÖNEMKİ GENEL BAŞKANA AİT…
Esnaf Birliği Başkanıyken CHP’den milletvekili adaylığı başvurusunda bulunan ancak listeye yazılmayan Zekeriya Mutlu özelinde gelen soruya yanıt veren Susam, çarpıcı ifadeler kullandı.
Susam şunları söyledi;
“Zekeriya Başkan’a bir çok parti vekil adaylığı teklif etti. Onun tercihi CHP’ydi. CHP Genel Başkanıyla da bu konu paylaşıldı. Listede olacağı sözü verildi ama gerçekleşmedi. Bunun sorumluluğu o dönemdeki Genel Başkana aittir.
Bu durum daha sonraki esnaf başkanlığı seçimini tabi ki etkiledi. Bir başkan bir partiyi seçmiş aday olmuş adaylığı gerçekleşmemişse ondan sonraki süreç içerisinde çok siyasallaşmış bir seçim görürsünüz ortada. Siyasallaşan bir seçim oldu. Zekeriya Başkan hak etmediği bir durum yaşadı. Bu CHP’nin aday belirleme noktasında ki zaafının bir göstergesidir.”
Süleyman Toklu 9 Temmuz 2024 Salı 17:26
|