Mahkemenin kararı ve Valiliğin adımı sonrası günlerdir kamuoyunda tartışılan ve 3 kez ertelenen Menemen’deki başkanvekili seçimi için kura çekimi gerçekleşti.
İtiraz edilen kurada çıkan sonucun tam tersi oldu. Bu kez CHP’li Deniz Karakurt değil, AK Partili Aydın Pehlivan’ın ismi kuradan çıktı.
CHP, Urla’dan sonra Menemen’de de 31 Mart’ta sandıkta seçimi kazanmasına rağmen başkanlık koltuğunu 2 yıl geçmeden kaybetti.
Sürecin hukuki boyutunun yankıları konuşulmaya devam edecektir. CHP itiraz edeceğini önceden açıklamıştı. Bölge İdare Mahkemesi’nin kararı da beklenecek. CHP Menemen’de tüm alternatifleri değerlendirecektir. Süreci izleyip göreceğiz ama Menemen’deki kura çekiminin hukuki ve siyasi tartışması bence bir sonraki yerel seçime kadar sürer.
Menemen’de Serdar Aksoy’un tutuklanması ile başlayıp ikinci kura çekimi ile biten süreç sonunda aslında çok şey oldu.
1- Meclis aritmetiğinin nedenli önemi olduğu, meclis çalışma yönetmeliğinin iyi okunması, bilinmesi gerektiğinin önemi ortaya çıktı.
2- İzmir’de ilçelerde bir dönem 29 belediye başkanı gören CHP’de bu sayı bugün itibariyle 22’ye düştü.
3- CHP’nin kendi içinde tartışacağı yeni bir krizi oldu.
4- CHP’de İl Başkanı Deniz Yücel’e muhalif olan isimlerin eline koz geçti.
5- CHP’de belediye başkanı ve meclis üyesi belirlemede ‘önseçimi’ savunan isimler için ‘atama’ yöntemine karşı masaya konulacak sağlam bir örnek oluştu.
6- CHP’de İl Başkanı ve Büyükşehir (Başkan-Başkanvekili) arasındaki koordinasyon sıkıntısı iyice gün yüzüne çıktı
7- İzmir’de belediye başkanlığı koltuğunda oturan AK Partili sayısı 5’e yükseldi.
8 - CHP’nin baraj altında kaldığı 1999’da dahi kazanılan ve 20 yıldır yerel seçimde ipi göğüslediği Menemen’de Aksoy’un tutuklanması, meclis oylamasında verilen 3 fire ve finalde başkanlık görevinin AK Partili bir isme geçmesi ile CHP ilçede güven zedelenmesi yaşadı.
9 - İzmir siyasetinde ‘boykot’ seçeneği gündeme girdi.
10 - Yerel seçimde seçilmiş başkan hakkındaki iddialar, tutuklanması, meclisteki oylama, kura seçimi, tartışmalar derken olan Menemen ilçesinin kayıp 2 yılına ve sıkıntılı geçecek gibi gözüken kalan 3 yılına oldu.
ESKİ BAŞKANLARIN DEĞİŞİMİ
Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada önüme bu fotoğraf düştü. Görevdeyken birbirlerinden pek de haz etmeyen Aziz Kocaoğlu ve Hüseyin Mutlu Akpınar aynı karede… Belli ki tesadüf sonucu aynı ortamda bulunmuşlar. İki eski başkandaki imaj değişikliği dikkat çekiyor. Dönemin ‘karizmatik’ başkanı Akpınar’ın saçı sakalı birbirine karışmış. Aziz Başkanı ise ilk defa bıyık bırakmış halde gördüm. İmajdaki değişiklikten çok dikkat çeken baskın detay ise iki başkanın da görevi bıraktıktan sonra yaşadığı fiziki düşüş... Siyasette aktif olmak, görev başında ve sahada olmak meğer insanı yaşı kaç olursa olsun daha dinç tutuyormuş.
DEVA İZMİR 'HESABI' AÇTI!
Kurulduğu günden bu yana teşkilatlanma çalışmalarını sürdüren DEVA Partisi İzmir Teşkilatı’nda İl Başkanı Seda Kaya Ösen, kenti vuran sağanağın ardından ‘altyapı’ eleştirisinde bulundu.
Göreve geldiği günden bu yana ulusal konularda açıklama yapan Kaya, kentle ilgili ‘hesabı’ açmış oldu.
Kaya, basın bülteninde iklim krizi üzerinden iktidarı hedef alırken, ‘altyapı’ eleştirilerinde kentte 20 yıldır yerel yönetimleri elinde bulunduran CHP ile ‘Büyükşehir’ ve ‘yerel yönetim’ ifadelerini kullanmaması dikkat çekiciydi. Belli ki ‘olası’ ittifak düşünülmüş.
Ancak Kaya’nın açıklamasının tamamında çözüm önerileri sunması, İzmir’de her yağmur yağdığında yapılan ‘klasik’ açıklamaların ötesindeydi. ‘Şovdan’ uzak, ‘içi boş’ eleştiriden uzak durması, ‘yapıcı’ uyarılarda bulunması farklı bir il başkanı profili çizeceğini gösterdi.
Bakalım kentle ilgili konularda hesabı açan Kaya, şovdan uzak, polemikten uzak, yapıcı ve çözüm odaklı profilini sürdürecek mi?
1 YILDA 4 İL BAŞKANI
Gelecek Partisi kurulduğu günden bu yana İzmir’de hep istifalar ve görevden almalarla manşet oldu. 1 yılda 3 il başkanı değişti. Önümüzdeki günlerde 4. il başkanı göreve gelecek.
Görünen o ki Gelecek Partisi İzmir’de gelecek adına işler iyi gitmiyor.
İstifa eden, Genel Merkeze göre görevden alınan İl Başkanı Cüneyt İşçilik’in basın toplantısında, “ Kandırılmadık ama biz salakmışız. Keşke AK Parti’de siyasete devam etseydik” ifadesi de son dönemde gördüğüm en ilginç özeleştiri oldu.
BÖYLESİNİ GÖRMEDİM
İzmir’de uzun yıllardır siyaseti takip ederim. Partilerde çok krizler yaşandı ama CHP Gaziemir Grubu içinde yaşanan derin ve keskin ayrışma gibisini görmedim.
Denetim komisyonu seçimlerinde yaşanan çatlak sonrası 20 meclis üyesinin yarısı Belediye Başkanı Halil Arda ile Genel Merkez’e giderek CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na muhalif meclis üyelerini şikayet etti. Diğer yarısı yani muhalifler de aynı gün ve saatte İl Başkanı Deniz Yücel’e giderek Başkan Arda ve onunla hareket eden meclis üyelerini şikayet etti.
Henüz 2 yıl geçti… Daha 3 yıl var. CHP Gaziemir Meclis Gurubu ikiye bölünmüş durumda. Bu krizin sonu nereye gidecek belli değil!